Available in: English   Turkish   Go to media page

KATIMIZDA DAHASI DA VARDIR

Sultanul Evliya

Mevlana Şeyh Nazım Adil El-Hakkani

Salı, Mart 9, 2010 Lefke, Kıbrıs

Destur Ya Seyyidi Ya Sultanul Evliya Meded. La İlahe İllallah La İlahe İllallah La İlahe İllallah Muhammedan Rasulullah Aleyhi Salâtullah Selamu Minel Ezeli Minel Ebed Meded.

Ey katılanlar Esselamun Aleyküm. Biraz dikkatinizi verin. Seyrederken ve birşeyler dinlemek isterken biraz daha fazla dikkatinizi verin. Kendinizi bu dünyaya ait olan herşeyden kesin ve boş gelin. Bir kimse boş gelirse onu ilahi kuvvetler doldurur. Eğer dolu gelirseniz size ne verebilirler? Çünkü şimdi biz ilahi varlıklarla bağlantı içindeyiz. İlahi varlıklar. Ve sadece burada olanlar için değil hepimiz için ilahi destek istiyoruz. Hepimizin ihtiyacı var ve daha fazla kuvvet vermek ve kendimi ilahi kuvvetimizi büyütmek için o ilahi desteği istiyoruz.

Bu sohbet katılanlara ilahi destek ikram eder ve daha fazla kuvvet verir ve onları ilahi makamlara daha fazla yaklaştırır. Evet. Ne kadar dikkat ederseniz daha fazla alırsınız. Kendinizi etrafınızdaki veya hayatınızdaki birşeyle meşgul ederseniz istediğiniz kadar destek alırsınız. Kendiniz için bütün dikkatinizi verirseniz tam destek alırsınız. Kendinizi meşgul ederseniz yarım destek alırsınız veya onda biri destek alırsınız. Eğer hiç ilgi duymazsanız hiçbir şey alamazsınız. Onun için ne kadar dikkatinizi ve ilginizi verirseniz o kadar fazla fazla alırsınız.

Bir kimsenin bir yerde bir yığın altın ve bir yığın gümüşü var. Sahibi ne kadar istersen al der. Eh… Ne kadar alırsan o senindir ama bütün altın yığını taşımaya özgürsün. Tamamdır, başkası gelir. Cenâb-ı Allah’ın ikram ettiği ikram sonsuzdur. Buyurur;

(Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬

<>

Ey selefi ulemaları Merhaben, bu gece nasılsınız? Konuştuğunuz birşeyi anlarsınız zannedersem. Onun için ey selefi ve hadiri ulemaları katılanlara söyleyin, takipçilere söyleyin, dinleyicilere söyleyin.

Ey insanlar daha fazla verin ve daha fazla alın. Bir verin on alın. On verin yüz alın. Yüz verin bin alın. Bin verin yüzbin alın. Yüzbin verin لا بلا أنفق (Sonsuz ikram) Milyon verin ve gelecek on milyonu bekleyin.

Neden o kadar pintisiniz? Neden? Verdiğin zaman Rabbinin ikramı size ulaşmaz mı zannedersiniz? Hayır. En azından onda birini verin. On verin yüz alın. İnsanları neden vermek için teşvik etmezsin? Ey insanlar verin ve iki ve dört katını alın. Neden? İnananlarsanız neden bankalarda saklarsınız, hazinelerinizi saklarsınız? Neden? Neyden korkarsınız?

İhtiyacı olanlar vardır. İhtiyaç sahipleri sayısızdır neden vermezsiniz? Verin. Cenâb-ı Allah’ın size buyurduğuna güvenmez misiniz? Cenâb-ı Allah'a güvenmez misiniz? En azından onda birini verin. Neden!?

Selefi ulemalara bağırıyorum neden söylemezsiniz? Maliklere, krallara, başbakanlara, zenginlere söyleyin. Paralarınızı bankalarda hazine olarak saklamayın deyin. Evet? (Bir müride kızıyor) Kendini başka birşeyle meşgul etme!

Evet, neden zenginleri teşvik etmezsiniz? Arabistan’da, Arap emirlerinde, Katar’da ve Dubai’de ve ve bütün insanların bankalarda milyonları, milyarları var. Neden? Verin ve Rabbinizin açıklamasına inanın. Veya onun size söz verdiğine inanın. Ve buyurur;

(Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬

<

مَزِيدٌ۬ asla azalmaz, Âlemlerin Rabbi benim hazinelerim asla azalmaz buyurur. Neden saklarsınız, saklarsınız, saklarsınız? Milyonlarca, on milyonlarca, yüz milyonlarca insanlar yiyecek birşey bulamaz. Ama siz kuzu ve lezzetli yemekler yersiniz. Yersiniz ve neden göndermezsiniz? Gönderin. Bir zamanlar ... ve Euzubillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym demeliyiz. Bismillahirrahmanirrahiym demek bizim en büyük hazinemizdir. Birikmiş paranızdan Besmeleyle alın ve Besmeleyle verin. Hazinelerim azalır demeyin. Evet, belki burada azalır ama ahrette çoğalır. Evet, neden söylemezsiniz? Bu sohbet donmuş kalpleri yumuşak ve narin yapmak içindir. Onlara verdirin, verdirin. Telaş etmeyin, telaş etmeyin. Azalır demeyin hayır, ziyade olur.

Kim Cenâb-ı Allah için daha fazla ve fazla verirse ona Cenâb-ı Allah’ın ikramı daha fazla ve fazla ve fazla gelir. Tabuta yatınca biter. Yüzüğünü bile alırlar, küpeni alırlar, kolundan çok pahalı saatini alırlar. Senden herşeyi alırlar. O kraldı bunu onda bırakalım demezler hayır, hayır, hayır. Senden herşeyi alırlar ve çıplak bedeninle sarılmış on metre kumaşla gidersin. Ey insanlar, kıyamet günü gelmeden Cenâb-ı Allah için verme fırsatınız vardır. Verin, verin, verin.

İlahi ilim olarak geldi... (arapça) Selefi ulemaları bunu bütün hazineleri olan vehhabilere söylemelisiniz. Onların oturduğu yerin karşısına altın harflerle yazın; اٍقلال العرش ذي من تخف ولا لا بلا أنفق (Allah için verin, daima verin azalacak diye korkmayın) Her sene zekâtımızı veriyoruz demeyin? Zekât olarak ne veriyorsunuz? “Kırktan bir veriyoruz” Biri Cenâb-ı Allah için 39’u kendinize mi? Utanmıyor musunuz? Cenâb-ı Allah için kırktan birini veriyorsunuz ve kendinize 39 veriyorsunuz - utanmıyor musunuz? Maşallah, maşallah. Onların zihniyeti nedir? Bu onların ilimleri mi?Bu yazılmalı. Bana bunun farz olmadığını söylemeyin. Evet şimdi farz oldu. Vermelisiniz, vermelisiniz. Milyonlar ve milyarlar saklayamazsınız bu haramdır. …(arapça) Buna neden bi’dat demezsiniz? Bunun Cenâb-ı Allah’ın şeriatına karşı olduğunu neden söylemezsiniz?

Bunun tam tersini yapın. Kendinize bir verin, Cenâb-ı Allah için 39 verin. …(arapça) Bunu ilahi şeriat söyler. Kul ve ona ait olan ve sahibi için taşıdığı herşey. Bunu neden yapmazsınız? Siz selefi ulemalarısınız ve bu hükmü bilmez misiniz? Bu hükmü bilmez misiniz? Bilirsiniz. İnsanlara söyleyin; “Ey insanlar, kırktan 39’u Cenâb-ı Allah için verin 1 size kalsın.” Ne söyleyeceksiniz, bi’dat mı? Bi’dat değil ama hakiki şeriat, Sultanına hakiki kulluktur. Cenâb-ı Allah size ikram ediyor ve verin, verin. Ve Cenâb-ı Allah kendi hakkında (Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬ buyurur. Verdiğiniz zaman hazinelerim azalır diye korkmayın. Hayır, "Ben Âlemlerin Rabbiyim, Ben bütün yaratılanların Rabbiyim, Ben herşeye daha fazla ve fazla ihtiyacı olanı veririm. Ve hazinelerim bir atom kadar bile azalmaz çünkü bir atom bile azalsa o biter." Ama Cenâb-ı Allah’ın hazineleri sonsuzdur, asla bitmez. Bu sebepten dolayı (Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬ buyurur.

Neden bu Ayet-i Kerîme, (Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬ hakkında tefsir yapmazsınız? Kullara göklerin, cennetlerin sonsuz hazinelerinden ikram edildiği zaman مزيد من هل derler. “Ey Rabbimiz, bundan daha fazlası yok mu?” Ve Âlemlerin Rabbi (Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬ buyurur. “Sonsuz hazineler Benimdir. Kimse bilemez ancak Ben bilirim. Ben herşeyin Rabbiyim. Yaratan Benim ve Benim sonsuz olan herşeyin sonsuz okyanuslarım vardır.”…(arapça) Cenâb-ı Allah’ın olan ebedidir, evvelden ahiredir, sonsuz sonsuzdur.

Kul “Ey Rabbim, مزيد من هل " ister. Dünya ve ahiret. Bu hayatta kuvvette olan ahrette, ebedi hayatta harekete geçemez. Bu geçici hayattır. Belki milyar sene, belki trilyon sene, belki çok ve çok milyonlar ama hepsi bir sınırların içinde yazılır. Ama Cenâb-ı Allah için (Kaf:35) وَلَدَيۡنَا مَزِيدٌ۬ sonsuzdur. Siz hiçbir şey bilmezsiniz. Siz kapasiteniz, yeteneğiniz ve anlayışınıza göre bilirsiniz.

Ey insanlar, fırsatınızı kaçırmayın Cenâb-ı Allah için daha fazla verin. Kendinize biraz bırakın ama deyin ki “Ey Rabbim, bana ikram ettiğin ikramların hepsi Senin içindir. Ben kimim ki veriyorum diyecek?”

Cenâb-ı Allah buyurur; “Bu bizim size ikramımızdır. Sizin olan bizim size olan ikramımızdandır. Ey insanlar, Benim ikramım sonsuz, sonsuzdur, sonsuzdur.” Allahu Ekber Velillahil Hamd SubhanAllah, SubhanAllah SubhanAllah.

Nefsimizin en fena özelliği açgözlü olmaktır. Ne için açgözlü oluyorsun Yaratan sana “İste ben veririm” buyuruyorsa? “Ne kadar isteyebilirsen iste ve Ben sana vereceğim” Allahu Ekber, Allahu Ekber ... (arapça) Bir insanın şerefi alsa Reşit olmaz. İnsanların en yüksek seviyesinin seviyesidir… (arapça) Bu iyi ahlakımızın en yüksek seviyesidir. Reşit, kim Cenâb-ı Allah’ın buyurduğundan birşeyler anlar demektir. … (arapça) Siz Arapsınız bilirsiniz. “İsterseniz işitirim… (arapça) Ey kullarım, siz Benden birşey isterseniz Bende sizden Benim size emrettiklerime koşmanızı isterim.”

İman, inanmak. Cenâb-ı Allah’a inanmak ve inanç seviyesi en aşağı seviyedir. …(arapça) bu Reşit seviyesine ulaşmak demektir. Cenâb-ı Allah kullarının reşit seviyesine ulaşmasını ister. Kurân-ı Kerîm açıkladığı gibi …(arapça) Reşit bir kişinin ulaşabileceği en yüksek seviyedir. Hem de bir isimdir.

Ey Allah’ım biz çok faydasızız. Sadece Cenâb-ı Allah’tan Ruşd seviyesinde olan birisine ulaşmayı istiyorum. Ruşd, her taraftan yüzde yüz, Kemal olmak demektir,mükemmel. Reşit böyle şeylerle anlaşılır.

Selefi ulemalara soruyorum, bir kimse buldunuz mu? Cenâb-ı Allah Kurân-ı Kerîm’de de bütün insanlardan ister… (arapça) Bu sadece firavunların huzurunda olanlar için değildir. Ama o bir inanandı, hakiki inancı vardı ama gizliyordu ve (arapça) diyordu.

Âlemlerin Rabbinin gönderdiklerini kimsenin aklı anlamaz. Makamı Ruşd, kulların ulaşabileceği en yüksek seviyedir. Ruşd ne demek olduğunu bilmelisiniz. Bulamazsanız Kurân-ı Kerîm’in tefsirlerine bakın. Bu bi’dat demeyin. Bu şirk demeyin. Bu küfür demeyin, hayır.Yüz binlerce ve binlerce ulemalar var. Onlar Kurân-ı Kerîm ve sonsuz hazinelerinden cevherler ve pırlantalar getirirler. Bu hakiki cevher değil plastiktir diye neden dersiniz? Bunu söyleyemeziniz. Bunu iddia ederseniz bizde sizden (Bakara:111) قُلۡ هَاتُواْ بُرۡهَـٰنَڪُمۡ isteriz. Bize delillerinizi getirin ki kalbim hoşnut olsun. Getirmezseniz ilahi huzurda sorumlu olacaksınız. Ve ilahi huzur sizi ilahi huzura kabul etmeyecek ve sizi meleklere gönderecek. Cenâb-ı Allah bizi affeylesin.

Ey insanlar gelin dinleyin, gelin işitin. Kurân-ı Kerîm’in sonsuz okyanusları vardır bu insanlara anlamak ve hoşnut olmak ve Kurân-ı Kerîm’in böyle gizli hazinelerinden hoşnut olmak her zaman bir tazelik ve gençlik kuvveti verir. Cenâb-ı Allah beni ve bütün dinleyicilerimizi ve bütün selefi ulemaları da affeylesin ve bize ilahi Ayetlerin gizli hazinelerini versin. İlahi Ayetlerin sonsuz gizli hazineleri vardır.

Ey insanlar, Kurân-ı Kerîm’e karşı ve böyle kuvvet ve nûr dolu acayip anlamlar getiren insanlara karşı edepli olun. Kabul ederseniz yüzlerinizdeki karanlık alınır ve size ilahi nûr verir.

Ey Allah’ım beni affeyle, selefi ulemaları affeyle, ümmeti Muhammed (s.a.v)’i affeyle.

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

“Pâdişâh konmaz saraya, hâne ma'mur olmadan”

“Kenz açılmaz şol gönülde tâ ki pür-nûr olmadan”

“Kenz açılmaz şol gönülde tâ ki pür-nûr olmadan”

“Ya Muhammed Canım Arzular Seni”

“Dost Muhammed Canım Pek Sever Seni”

“Ya Muhammed Canım Arzular Seni”

“Dost Muhammed Canım Pek Sever Seni”

“He…..Heeeeeeyyyyyyy….Heeyyyyy…Huuuu….Huuu…..Huuuuu…”

Fatihah.

Allah Allah Allah Allah Allah Allah

Esselamun Aleyküm bu bu gece için Allah’ın ikramıdır.

45? (45 dakika)

UA-984942-2