Allahu Ekber. Allahu Ekber. Allahu Ekber. Allahu Ekber. Ente Allah. Ente Allah. Subhanallah. Sultanallah. Sen Yaratanımızsın, biz Senin zayıf kullarınız. Ey Rabbim bize sonsuz lütfünden ver. Bizi affet, biz hep yanlış şeyler yaparız. Ama Sen affedersin, Senin bizim için af deryaların vardır. Ey Rabbim, bizi cezalama, biz zayıf kullarız. Bütün övgüler ve bütün şeref Sanadır. Ey Rabbim, Senin sonsuz lütuflarına ulaştığımız için çok mutluyuz.
Ramazanın sonunda… Senin en büyük hediyendir en sevgilinin ümmetine. Çok mutluyuz ve şerefinle doluyuz ve lütfünle doluyuz. Ey Rabbim, sen Sultansın. Ey Âlemlerin Rabbi, en Azametlisin ve en Şereflisin. Ey herşeye kadir olan, Sana şükür ediyoruz Sen sevgilini gönderdiğin için, bütün âlemleri onun şerefine yarattın ve bütün yaradılışlar ondan geçer, Seyyidina Muhammed (s.a.v.) . oo Ya Rasurullah, ey en sevgili, biz seni seviyoruz. Elimizden geldiği kadar kendi tarafımızdan sana selamlar vermeye çalışıyoruz. Göklerin selamı, ilahi selam sana herşeye kadir olan Allah tarafından verilmiştir. Sen kendi şerefinden bütün ümmetlere ikram ediyorsun.
Hesapsız ve sonsuz hamd sanadır.
Hesapsız ve sonsuz övgü sanadır.
Hesapsız ve sonsuz şanlar sanadır.
Ve bütün hâkimiyetler sana hamd eder.
İlahi huzurdaki unvanını kimse bilemez, ancak tek kişi hariç, ancak O bilir, Âlemlerin Rabbi. Hâkimiyetlerin Rabbi. Ebedi şan ve ebedi azamet sana herşeye kadir olan Allah tarafından ikram edilmiştir. Allahu mecidhu ya Rabbi (Arapça). Ona daha fazla fazla ver ey Rabbim.
Elfu Salât Elfu Selam. Hesapsız selamlar, şerefler ve övgüler sanadır ey en sevgili olan. Ey büyüklerim, siz göklerin adımlarını takip ediyorsunuz. İlahi huzura ulaşmak istersiniz. Ey o kişiye, Rabbi tarafından ilahi huzurdan sonsuz lütuflara ulaşmıştır. Biz sadece, kendi gücümüze ve kabiliyetimize göre mübareklerden istiyoruz. Bir karıncaya verdiğini bir file veremezsin, çok çok fazla olur. Onun için ilahi huzurun en sevgilinin hükümdarlığından sadece atom kadar birşey istiyoruz. Ve diyoruz ki Euzubillahimineşşeytanirraciym. Bu bir emirdir. Bu herşeye kadir olan Allahın emridir.
Ey insanlar, ey benim kullarım, bana koşun çünkü sizin en kötü düşmanınız şeytan sizin peşinizden koşar. Sizi kara deliklere düşürmek için. Kara delikler çok önemlidir. Ey insanlar, o kara deliklere düşmemeye çalɩşɩn. Kara delikler, karanlık hâkimiyetleridir. Kimse bilmez. O kara deliklerinin birisine düşmeyin. Düşerseniz, var olmak için ikinci bir fırsatınız olmaz. Onun için bakın ayağınızı nereye koyduğunuza veya nereye bastığınıza bakın.
Euzubillahimineşşeytanirraciym. Büyük kara delik şeytandır. Yaklaşma şeytana. Yaklaşırsan seni çeker ve yutar. Ona verme, bana aklını ver! Büyük kara delik şeytandır. Kim yaklaşırsa onu aşaĝɩ düşürür ve var olmak için başka bir fırsatın olmaz. Veya nurlu varlıklara ulaşmak için. Nurlu varlıkları Allah yarattı. O yaratandır. Nurlu dünyalara girmeye çalışın. Bu hayatɩ terk edip dışarı çıkınca veya çıkartılınca bakın hangi deliğe atılıyorsunuz. Eğer şanslı iseniz, nurlu deliklere girersiniz, ama delik değildir onlar. Delik ağır bir kelimedir, hem de korkunç. Fakat bu nurludur. İçine girersen orda sonsuz nur hâkimiyet bölgeleri ve okyanuslar bulursun.
Hesabı yoktur, kimse başını ve sonunu bilmez. Çalış ki, o dediğimiz hâkimiyetlere koşun ki o nurlu delikleri anlayasınız. Delik değildir. Yüzde yüz kara deliklerden farklıdır/ değişiktir. Rabbimiz bizi kara deliklerden korusun. İçine düşenler sonunu bulamaz ve ebedi orda kalırlar, biterler. Çok dehşetli bir durumdur.
Onun için bütün peygamberler geldi. Beşiran ve neziran.(Arapça). Beşiran iyi ameller yapmak demektir. Kara delikler neziran, demektir ki… Nur dünyalarına ait olan bütün peygamberler, gelin bizi takip edin demişlerdi. Nur dünyaların sonsuz hâkimiyetlerine ve okyanuslarına ulaşmak için, ey insanlar gelin beni takip edin derlerdi. Kara deliklere düşmemeye dikkat edin. O kara delikler... Birisi bir parçası düşerse o karanlık dünyaya, ta ki ebediyete kadar işi biter.
Ey insanlar gelin ebedi hayatı kabul edin. Ebediyet o nurlu hâkimiyetlerdedir. Size daha fazla fazla nurlar verir. Size daha fazla ve fazla görmediğiniz, duymadığınız ve bilmediğiniz beklenilmedik bölgeler verilir. Gelin bizi takip edin. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) beni nurlu hâkimiyetlere takip edin buyurmuştur.
Ey Rabbim, ancak Zatın onun mübarek ismini söyler.
Allah AllahAllah Allahu Ekber.
Bu mübarek Ramazanın son günüdür. Bu gezegenimize ulaşan ilahi emir göklerden gelir. Zannetme ki tek bir gezegen vardır. Hesapsız. Hesapsız. Yaratma akarsu gibi akar ve sürekli devam eder. Sürekli. Bazıları nurlu hâkimiyetlerin peşine koşarlar. Başkalarɩ da kara deliler peşine koşarlar. İnsanlar bilirler ki kara delikler onların işini bitirir. Yutar. Nurlu hâkimiyetlere ulaşmak için başka fırsatları yoktur. Nurlu hâkimiyet okyanuslarına.
Ey insanlar. Ey insanlar. Esselamun Aleyküm dinleyicilerimiz. Ben birşey bilmem ama bu büyüklerimizin bir ikramıdır. O bu dünyadan sorumludur. Büyükler kaptan pilottur. O kadar çok kişi uçakta yârdım eder ama tek bir kaptan pilot vardır. Doğrumu? Bu gezegende tek bir tane var. Tek bir kutup yıldızı olduğu gibi. Hiç doğuya batıya veya kuzeye güneye hareket etmez, sabittir. Bu gezegen için tek bir tanedir. Hesapsız gezegen, gezegen değil, hesapsız samanyolları vardır. Hiç bir bilgisayar ekleyemez o Samanyolu içinde ne olduĝunu.
O Rabdır, Yaratandır. Yaratan, hiçbir zaman yaratmasını durdurmayan demektir. Yaratan yaratır, yaratır.
Bu gezegende herşeyi gözeten bir kaptan vardır. Nur hâkimiyetlerinden gelen İlahi emirlere göre bu küçük gezegen o kişiye aittir. O kutup yıldızı hiç değişmez. O öyle bir kişidir ki, birisinin kalbine ve anlayışına göre onu bilir ve takip eder. Ben birşey değilim, biz birşey değiliz. Ama bazı şeyler. Ama bazı ilahi hâkimiyetten olan şeyler yaratılmış olan büyüklere ulaşır.
Ve onlara emir ulaşır. Biz çok zayıf kişileriz. İnsanları kara deliklere ve tuzaklara düşmesinler diye yöneltmek için bu gezegene gönderilmişlerdir. Nasil hareket ederler, kimse bilemez. Ancak o kaptan bilir ve yoluna devam eder.
Ey insanlar, bugün mübarek Ramazanın son günüdür. Subhanallah. Şeref herşeye kadir olan Allah’ındır . Biz çok küçük varlıklarız ama bize o kadar büyük bir anlayış ikram edilmiştir. Onun için Rabbil Alemiyn insanoğluna Onun halifesi olmayı ikram etti. Maddi varlığımız o kadar küçük olduğu halde bize o kadar da büyük bir anlayış vermiştir. Belki sen bir atomdan daha küçüksün ama anlayışın o kadar büyük.
Ilahi huzurda şerefli kul olan Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e, Yahudi âlimler geldi ve sordular; “Ya Muhammed (s.a.v.) bize ruhumuz hakkında birşeyler anlatabilir misin? Ruh nedir?” Ve ilahi bir emir geldi ve dedi ki; “Siz anlayamazsınız”. …(Arapça) Bu Rabbimizin emrindendi. Bu Rabbimizin isteĝidi. Alemul emr (Arapça). Yaratma makamları vardır. Rabbimiz sadece ol der ve var olur. Rabbinin temsilcisi olmayı ikram edilmiş insanların sır kuvvetini kimse anlayamaz. Âlemlerin Rabbinin halifesi olmak. Halife kimdir. Allah ‘ın halifeye hiç ihtiyacı yoktur ama evvelden ahire kadar bu gezegende yaratılanların arasında en yüksek şerefi âdemoğullarına verilmiştir.
O makam… Münteha makamıdır… Hayır… Bu makam en yüksek… Yaratılanların ulaşabilecek en son ufuk noktasıdır. Ufuĝun sonunda kimse bir yol bulamaz. Bize ikram edilmiştir. Onun için hahamlara bunu soramazsınız deriz. Hiç bir zaman anlayamazsınız. Bırakın bu sadece Rabbimizin ilahi fermanıdır. Rabbimizin bütün yaratıklarıdır. Bunu soramazsınız ve anlayamazsınız. Orda durun. Bu sadece Onun ilahi emridir, “Ol," der ve var olur. Kimse anlayamaz bu son makamdır.
Ve bugün mübarek Ramazanın son gününe ulaşıyoruz. Size ben birşey bilmiyorum dedim ama bizim manevi bağlantı kurduğumuz kişiler manevi dünyalarda öyle makamdalar ki, bana birşeyler konuşturuyorlar. Hem ben, hem de siz hiçbir zaman bilemeyiz. Daha öncede konuşulmamıştır. Onun için, Subhanallah, mutlak şeref Allah ’ındir. İlimleriyle büyüklenen insanlara o sırrı ta ki o güne kadar saklar ki onlara uzayda birşeyler gösterir. Hiçbir şey gözükmez ama dev samanyolları gelir ve kayıp olur. Âlemlerin Rabbi onlara ikram edilen hesap ilim yetkisine göre baktırır ve bir anlayış sağlar.
Kuranı Kerimde bir rakam vardır. Belki sayısız açılışlar yapmak için bir anahtardır. O rakamla O rakam nedir? …(Arapça). … (Arapça)… Uzay sayısız enerji kuvveti ile doludur. Hayal bile edemezsiniz. Ve bu da 19 şekil kuvvet varlıkların kontrolü altında. O 19 rakamları hesapsız hakikatleri açar. Açar, açar, hesapsız ve sonsuz “mecal”…(Arapça) …hâkimiyetler. O 19 çok kuvvetli bir rakamdır. Bu dünyadaki herşeyi ve uzayda ve sonsuz göklerdeki hâkimiyetleri bu 19 rakamı verir. Verir. Verir. Bilinmeyen hakikatler verir. Onun için teleskoplardan bakıp göremiyorlar. Bu rakamdan dolayı sır… Onlara bu rakamın sırrından dolayı yüksek matematik ilim okyanusları açılır. Matematik sonsuz, sonsuz okyanustur. Matematiğin içine girersen bir kıyı bulamazsın. Kazırsan bir karınca bulamazsın.
Allah. Bu musekka…(Arapça). Bu varlıkların böyle çok çok sır noktalarını bulsun diye sadece o rakam insanoğlunun anlayışına ikram edilmiştir. Bu dünya… Kâinat… Bazı zayıf anlayışlı insanlar insanlarla dalga geçiyorlar. Diyorlar ki; “bu kâinatın başlangıcında sadece bir atom vardı sonra büyük bir patlama oldu ve bu oldu”… Bu zayıf insanları aldatmak içindir. Zayıflar. Biliyorlar. Batıl deyince. Ama bunları insanların aklını meşkul etmek için altını üstüne gösteriyorlar.
Rabbimizin yaratması evvelden ahire kadar dır. Nasıl dersin bunu? İspatın nedir? Hiçbir şey değil. Ama ancak aldatırlar. Onlar şeytan tarafından mezun edilmişlerdir.
Allah affeylesin. Bu mübarek Ramazanın son günüdür. Ve ümit ediyoruz ki Rabbimiz affetsin. Her yanlış fikir için. Her yanlış hayal için. Her yanlış amel ve hareket için.
Ey Rabbim bize yaratılanların için biraz ilim ver. Ey Rabbim bize son günlerde sonsuz rahmet ve lütuf okyanuslarından ikram et. Lanetlenen kişilerden olmayalım. Bizi affeyle. Bize birisini gönder kâinatın hakikatleri için. Ve Senin huzurunda yüzümüz parlasın ve mutlu olalım.
“dum dum dum dum dum dum dum dum”
“dum dum dum dum dum dum dum dum”
“ Ey Rabbim senin ilahi şarkıları duymak çok güzeldir “
“ Ey Rabbim, bize ilahi huzurundaki o meleklerin güzel ve tatlı şarkılarını dinlet ”.