Perşembe, Ağustos 12, 2010 Lefke, Kıbrıs
Destur Ya Seyyidi!
Allah Allah Allah Allah Allah Allah AziyzAllah! KerimAllah. SubhanAllah. SultanAllah. SubhanAllah. SultanAllah, SubhanAllah, SultanAllah! Ya Rabbi Zid Habibeke İzzen Ve Şerefa Nûren Ve Surura Ve Ridvanen Ve Sultana Fi Hazel Şehrul Şerif Şehrul Ramazanel Mübarek…Euzubillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym. Esselamun aleyküm katılanlarımız. Esselamun aleyküm Ya Ricalallah… İbadallah Fi Alatid Dünya İzzu Ve Şeref Yevmel Kiyama Fi Yevmel Ard. Bismillahirrahmanirrahiym dedik.
Ey katılanlarımız, bu en mübarek ay olan Ramazan ayınız mübarek olsun.
Merhaban Ya Şehru Rahma (Merhaba ey Merhamet ayı)!
Merhaban Ya Şehru İkram (Merhaba ey İkram ayı)!
Merhaban Ya Şehru İnam (Merhaba ey armağan ayı)!
Merhaban Merhaban Ya ümmeti Muhammed (s.a.v). Ya Rab İcal… Yevmul Kiyame
Bu mütevazı bir meclis ve mütevazı bir sohbettir. Biz birşey biliyoruz ve insanları eğitiyoruz diye iddia etmiyoruz, hayır. Mütevazı bir kul olmaya çalışıyoruz. Rabbimiz, Cenâb-ı Allah’ın ilahi huzurundan kabul edilmeye çalışıyoruz. Zayıf, mütevazı bir kul olma peşine koşuyoruz. İnsanlar burada gösteri yapmak için oturduğumuzu zannetmesinler. Biz oturup, V.İ.P. kimseleriz diye iddia etmiyoruz, hayır. Peygamberler Mührünün buyurduğu gibi basit bir ümmet olmaya çalışıyoruz.
Bir kimsenin dış görüntüsüne bakınca onun görüntüsü size birşey vermez. Görüntüsü, kıyafeti çok basittir. Kirli değil ama eskidir. Çok çok basit bir elbisesi vardır. Sadece bedenini örter. Ve o kimse asla V.İ.P. kimse olmayı istemez ve parlak elbiseler kullanmaz. O asla bilinmekte istemez. Onun sadece niyeti veya esas amacı veya esas hedefi sadece ilahi huzurda zayıf bir kul olmaktır. Ve o ilahi veya göklerin huzurunda olmayı iddia etmeye utanır. Hayır, o asla kendinin birşey hak ettiği şekilde görmez. Bu hayata dair hiçbir şey onu ilgilendirmez. Elbiseler değil, arabalar değil, bayanlar değil, evler değil, çalışmak değil ve iş değil.
O dünyanın hiçbir yönüne ilgi duymaz. Onun için asla kıyafetini önemsemez. O her zaman insanların yanına gelmeye utanır. Neyden utanır? Kirli nefsinden utanır. Bir kimsenin bir eşeği olur da o eşek gittiği her yere pisliğini yaptığı zaman sahibini utandırır. Onun için o kimse insanlar arasına girmeye mahcup olur. “Ben buradan gitmeliyim. Bu insanlar temiz insanlardır, ben temiz değilim” der. Ama aslında bu kimsede olan temizliğin anlamı sıradan insanların anladığından başka birşeydir.
Ey Selefi ulemaları merhaban. Biz basit kimseler olmaya çalışıyoruz çünkü basitliğin üstünde herşey bir gösteridir veya nefsimizin istediği birşeydir. Temizliğini gösterecek birşeydir. Bu sıradan insanların anlamıdır. Ama bu kimse kirliliğinden kaçmak istiyor çünkü bineğinin çok kirli olduğunu düşünür. Geldiği heryeri pisletir ve utanır. Onun için insanlar arasına girmeye utanır. O kadar mahcup olur. Dış görüntüsüne o kadar dikkat edenlerin yanında bu kimse ilahi huzurda en kabul edilen kimsedir. Ve asla nefislerine bakmazlar. Onların nefisleri her an heryere pisliklerini bırakır. Şimdi insanlar bu şekildedir.
Ey katılanlarımız, bu bana aittir. Kendinizi temiz görüyorsanız siz bilirsiniz, ben bilmem. Ama ben en zayıf kul ve kirli olanım. Ama insanlar nefislerinin kirliliğini kapatmaya koşarlar. Onlar nefislerinin çok güzel, çok mükemmel olduğunu göstermek isterler. İnsanların gayretleri her zaman nefsanî pisliklerini kapatmak ve başka insanlara, “Biz çok temiziz, çok V.İ.P. kimseleriz” diye göstermektir. Cenâb-ı Allah’ın Şeriatı nerede ve biz hangi yolda gidiyoruz?
Suluk. Cenâb-ı Allah’ın istediği suluk? Temiz olmaktır. Kim Rabbinden ilahi zevk veya ilahi hoşnutluk isterse temizlerden olmaya çalışmalıdır. Ve temizlik sizin öğrendiğiniz veya anladığınız gibi değildir. Temizlik bedenlerimizle, elbiselerimizle olduğunu zannetmeyin. Ve pekçok farklı süsler kullanmak temizlik değildir, hayır. Yanlış, yanlış. Bir kimsenin temizliği o kimse ölürken gözükür. Bu hayattan giderken onun temizliği anlaşılır. Ölü bedenini yıkamak için o masaya koyarlar. Ne için yıkarlar? İlahi Şeriatın her emri insanlara öğrenmek ve anlamak için birşey verir. O ölü bedeni neden masaya koyarlar? Müslümanlar ölü bedeni alıp yıkarlar. Ve ona farklı şekil parfümler sürerler ama SubhanAllah, bazıları vardır ki ölü bedenine bakınca iyi kokular görüp koklarsın. Bu iyi kimsedir, iyi kokar. O hayatında Rabbi için birşeyler yapmaya çalıştı çünkü âlemlerin Rabbi temizlik ister. Ve tahhir beytî, "Evimi temiz tut" (Hac: 26).
Ey Selefi ulemalarımız. Ve tahhir beytî! O kadar çok anlamı vardır. Beytî'nin, Arapçada çok manası vardır. Bu mühim bir emirdir. Ey insanlar! Ey ulemalar! Şeriatta anlamadığımız ve insanlara öğretemeyeceğimiz pekçok şeyler vardır. Ve tahhir beytî! Allahu Ekber. O bina (Kabe-i Muazzam) Seyyidina İbrahim (a) ve Seyyidina İsmail (a) tarafından inşa edildi ve Cenâb-ı Allah bu Allah’ın evidir buyurdu. Bu Kabetullah, Allah’ın evidir ve çok muhteremdir. En yüksek saygı onundur. O âlemlerin Rabbinin emri ile Seyyidina İbrahim ve Seyyidina İsmail tarafından inşa edilmiştir.
İnsandan ne haber? İnsanlar Kâbe’den daha fazla şereflidir. Cenâb-ı Allah Subhanehu ve Teâlâ insanoğlu ile ilgili, halagtu bi yedey, "Onu iki elimle yarattım" (Sad :75) buyurdu. Emretti ve şeytanı dışarıya attı. "Bunu Ben yapıyorum, Ben yaratıyorum. Sen nasıl gelip de bu iyi değildir ve ilk olan ben olacağım dersin? Bunları Ben Kudret Elimle yaratıyorum," buyurdu. Kurân-ı Kerîm bunu buyurmaz mı? Cenâb-ı Allah şeytanı ayıpladı. O Âdem’e (a) secde etmek istemeyip reddetti. "Ben Ellerimle yarattım." Cenâb-ı Allah’ın elinin üstüne yoktur! Cenâb-ı Allah’ın elleri yoktur demeyin. Nasıl olur? Cenâb-ı Allah bu şekilde elsiz mi? Bu nasıl olur? Elsiz bir kimse düşünün ve elleri olan bir kimse düşünün. Hangisi daha mükemmeldir? O itiraz etti.
Ulemalar pekçok tefsirler yaparlar. Cenâb-ı Allah halagtu bi yedey, "Onu iki elimle yarattım" buyurdu. O bilir, Onun Elleri vardır ama biz bilemeyiz. Biliriz ama Ellerinin nasıl olduğunu bilemeyiz. Bunu bırakın ve kendinize kendi ellerinizin nasıl olduğunu sorun. İnsanları yarattığı zaman şeref verdi. “Yaratan Benim, insanı Ben yarattım." Siz nasıl secde etmezsiniz? Bu anlayışları o kadar dar, dar, dar olan o insanların yüzlerine bir tokattır. Halagtu bi yedey, "Onu iki elimle yarattım." İnsanı O mu yarattı başkası mı? Cenâb-ı Allah insanları inşâ ediyor ve ilahi emrinden buyuruyor, tahhir beytî, muş beyt hedîk, hedîk sûra, “Bu oradaki ev (Kabe) değil; o ev sadece bir suret. Bu evin aslı insanoğludur.” Aslı seninle.
Ey Arap melikleri! Anlıyor musunuz? Ey Ezher-i Şerif ulemaları! Anlıyor musunuz? Ey bütün ulemalar ve doktorlar! Anlıyor musunuz? Ama anlamayı düşünmüyorsunuz. Hergün daha fazla hatmi şerif yapmaya çalışıyorsunuz ama bu tür anlayışlara girmeyi istemiyorsunuz. Evet, misal olaraktan, kocaman bir dağdan heryere pınarlar akmaz; tek bir yönden gelir. Tek yoldan gelir. Onu Cenâb-ı Allah yarattı ve insanlara gelip içsinler diye ilahi anlayışından birşeyler verdi. Bu bütün insanoğlunun pınarı Seyyidina Muhammed (s)’dir! (Mevlana Şeyh Nazım tazim için ayağa kalkar) O yaratılmasaydı kimse Rabbinin varlığını bilmezdi. İnsanlar aslen yaratılmazdı. Seyyidina Rasulullah (s) yaratılmasaydı kimse birşey bilmezdi. Bu söylediğimiz gibi kocaman bir dağında bir pınarın musluğu gibidir. Anlamak için oradan için.
Onun için Herşeye Kâdir olan Allah, insanlar onun (s) pınarlarından içsinler ve mahluk ve halife olmanın anlamı nedir diye anlasınlar diye Peygamberler Mührünü (s) gönderdi. Ve tahhir beytî, "Evimi temiz tut." Bu emir yalnız Seyyidina İbrahim (a) ve Seyyidina Rasulullah (s) için mi? Ve başka bir anlam vardır ki herkesin bir Kâbe’si veya kendi içlerinde Kâbe’nın sırrı vardır çünkü onlarda âlemlerin Rabbi tarafından yaratıldılar. Ve siyaabeke fetahhir, "Elbiseni temiz tut" (Müddessir: 4) Temiz olun.
Şimdi insanlar kendilerini yıkayıp parfüm kullandıklarında kendilerinin temiz olduğunu zannederler. Hayır, bu sahtedir. Ölü beden o masaya yıkanıp konduğu zaman bazılarından parfüm kokusu gelir. O kadar güzeldir, o kadar güzeldir! Onlardan bazılarını örtmek için parfüm sürerler. Bunlar Müslümanlardır. Hıristiyanlardan ne haber? Yahudilerden ne haber? Yahudileri de yıkarlar mı? Hiç işitmedim. Bana söylemem için emrettikleri için söylemeliyim. Çünkü o ölü kimsenin elbisesini aldıkları zaman orada kimse duramaz kaçar. Onun için onları koklamamak için elbiseye koyarlar ve tabuta koyup yerin altına koyarlar.
O kimse kendini temiz kimse olmakla meşgul eder. Temizlik ve kirlilik. Temizlik nedir, kirlilik nedir? Kirlilik nefsimizin kirliliğidir, o pis kokuyu verir. Şimdi bile insanların çoğunu defnederken oradan gelen kötü kokudan duramazsınız. Ama çok binalar yaparlar ve ona süsler yaparlar. O kimse gelir ve kendini temizlemeye çalışmaz ve öldüğü zaman kirlidir. Onun kirliliği kıyamet gününe kadar kalır. Kabrinden kalktığı zaman insanlar o pis kokudan birbirlerinden kaçacaklar.
Ey insanlar! Bu mübarek ay sizi temizlemeye geldi. Ey Selefi ulemalar! İnsanları kirli olmasınlar diye ikaz edin. Bu âlemlerin Rabbi tarafından kendinizi oruç tutmakla, ibadet etmek ve Allah rızası için vermekle temizlemeniz için büyük bir ikramdır. Ey insanlar! Ramazan Kerim, Ramazan mübarek! Cenâb-ı Allah beni ve sizi affeylesin, Ya Rabbi, Peygamberler Mührü Seyyidina Muhammed (s) hürmetine.
Fatiha.
(40 dakika) Maşallah
(829 000)
Elhamdülillah, Elhamdülillah.