Available in: English   Turkish   Go to media page

Biz Ne İçin Yaratıldık?

Sultanul Evliya

Mevlana Şeyh Nazım Adil El-Hakkani

Cumartesi, Ağustos 28, 2010 Lefke, Kıbrıs

La İlahe İllallah La İlahe İllallah La İlahe İllallah Seyyidina Nebiyyuna Ve Mevlana Muhammeden Rasulullah (s.a.v). Zidhu Ya Rabbi İzzen Ve Şerefa Nûren Ve Surura Ve Ridvanen Ve Sultana. Zidh Sairi Enbiya Vel Evliya Ve İbadeke Salihin Ya Rabbi…Subhansın Sultansın Âlimsin Halimsin Gafursun Rahimsin Ya Rabbiğfir Ente Hayrul Rahimiyn. Euzubillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym.

Huuu, Huuuuu, Huuuuu, Huuuuuu, Huuuuuu

Huuu, Huuuuu, Huuuuu, Huuuuuu, Huuuuuu

Esselamun Aleyküm Ya Kutbul Zaman

Esselamun Aleyküm Ya Kutbul Mutasarrıf

Esselamun Aleyküm Ya Sahibel Zaman

Esselamun Aleyküm Ya İbadallahi Salihin

Rabbimiz, herşeye Kâdir olan Allah’ın rızalığını isteyenlere selâm üzerlerine olsun. İlahi selâm size olsun, siz her zaman RidvanAllah isterseniz. Her zaman Yaratanınız, Rabbinizin rızalığı peşinde koşarsınız. Ooooo, oooo! Rabbimizin rızalığını almak, Onu kendimizden razı etmek. O Allah Celle ve Celaluhu, Cellet Azametuhu’dur, O ezelden ebede Allah Subhanehu ve Teâlâ’dır, asla değişmez. Onu hiçbir şey etkilemez, O Rab'dir, değişmez olandır, Allah. İnsanoğlunun yaptığı Onu asla etkilemez. O Allah Subhanehu ve Teâlâ’dır. Subhansın Ya Rab! Sultansın! Ve sonsuz hoşnutluklar Senin en şanlı olana, Senin halifen, mutlak halifen Seyyidina Muhammed (sav)’indir.

Eh Selefi ulemaları, Miraç gecesi hakkında inancınız nedir? Peygamberler Mührü (sav), en sevgili, en şanlı, en şerefli, en övülmüş kimse göklere çıktığında onu kim çağırdı? Onu kim çağırdı? Sizin inancınız nedir? Bu çok mühim noktadır. Destur Ya Ricalallah. Ey katılanlar! Sessiz olun ve bütün dikkatinizi verin. Şimdi gelenlere tam dikkatinizi verin. Esselamun aleyküm katılanlarımız. “Biz herşeyi biliyoruz” demeyin, biz birşey bilmeyiz. Ben şimdi “Biz Selefi ulemalarıyız” diye iddia eden o insanlara hitap ediyorum.

Ya Selefi ulemaları! Ulemalar çok şeyler bilmeliler, çok şeyler. Bir kimse çok şey bilmeli derler. O birşey bilir, bu birşey bilir, o başka birşey bilir, âlimdir. Ve bilmeye ihtiyacımız vardır; bilmek için yaşıyoruz. Fikriniz nedir ey Selefi ulemaları? Söyleyin, biz ne için yaşıyoruz? Nemrut kuleleri inşa etmek için mi? Milyonlarca ve trilyonlarca kâğıt para saklamak için mi yoksa altın yığınları biriktirmek için mi yaşıyoruz? Yoksa dünyada araziler veya ülkelere sahib olmak için mi yaşıyoruz? Yoksa gemiler, uçaklar, hanımlar ve çocuklara sahib olmak için mi yaşıyoruz? Söyleyin ne için yaşıyoruz ey akılsız Vehhabiler? Biz doğruları konuşuyoruz ama sizin şeytanınız çok kuvvetli!! Siz kibirlisiniz ve kibriniz asla bu zayıf kimse doğruları konuşuyor dedirtmez. Biz ne için yaratıldık? Söyleyin, söyleyin.

Söylediğim gibi biz bu kirli hayatın gösterişlerini biriktirmek için mi yaratıldık? Bunun için mi yaratıldık? Söyleyin! “Bu Şeyh bir yalancıdır, doğruları söylemiyor” deyin. Söylerseniz başınıza bu gece bir ateş gelir ve sabaha ölü, yanmış bir beden olarak çıkarsınız. Bu benden değildir, hayır, hayır. Bu ilahi kimselerin kuvvetidir çünkü onlar Vehhabiler'e çok öfkeleniyorlar çünkü onlar sınırlarını çok geçiyorlar. Onlar sınırlarının dışına çıkıyorlar. Onların iddiaları sıradan değildir. Onlar alışılmış sınırlarını geçiyorlar ve bazı zayıf ama gökler tarafından güçlü olan insanlara saldırıyorlar. Onlar burada çok zayıflar ve kendinilerine bakıp, “Biz çok kuvvetliyiz, o kimse zayıftır. Onu çok çabuk yok ederiz” derler.

Domuz gribini yok edebilirseniz bu kimsenin varlığını da yok edersiniz. Bunu yapabilir misiniz? “Biz domuz virüsünü yakalayabiliriz” diye hanginiz iddia edebilirsiniz? Bunu en zayıf olana yapın. Domuz virüsüne birşey yapamazsınız. Ben bir insanım, beni yok etmek kolay mı zannediyorsunuz? Hayır bunu yapamazsınız. Ben korunmuşsam birşey yapamazsınız. Birşey yapmaya niyet ederseniz, bana zarar vermek isterseniz bunu yapamazsınız. Ordularınız bile, hava kuvvetleriniz, krallarınız, sultanlarınız veya dünyanız benim zayıf bedenime birşey yapamaz. Ben yalancıysam sizin için kolaydır ama beni konuşturdukları doğruysa birşey yapamazsınız, evet. Onlar beni burada birkaç dakika, çeyrek saat veya yarım saat veya bir saat oturtturuyorlar. Zayıf bir kulu doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün insanlara hitap ettiriyorlar. Siz kabul etseniz de etmeseniz de bana birşey gelmez, hayır.

Onun için ey insanlar! Dikkatli olun ve iyi inancınızı kullanın, iyi aklınızı kullanın, iyi anlayışınızı kullanın. Zayıf bir kula bir fırsat verin. Bu zayıf kulun talebi nedir? Ne ister? Beni neden burada oturtturuyorlar? Ne için? Benim Şeyh-ul İslam olmak istediğimi mi zannediyorsunuz? Benim emir veya melik veya şu veya bu olmak istediğimi mi zannediyorsunuz? Hayır. Benim için yazılı olan bana ulaşır. Onun dışında birşey değil. Onun için ben 90 yaşındayım, fark etmez. Benim istediğim bir kap yemek, bir tas çorba; bu bana yeter. Uzun seneler yaşadığım ne oldu? Benimle ne var? Bütün bu dünya benim desem bana ne fayda verir?

Ey insanlar! İyi, akıllı olun. Kötü anlayış gafil kimsededir ve gafillik şeytandandır. Söyleyin Selefi ulemaları! Şeytan Âdem hakkında bilmiyor muydu? Söyleyin, bilmiyordu deyin. Biliyordu ama inatçıydı. Tam şeytâni vasıfları temsil ediyordu. Şeytanı şeytan yapan budur. Yoksa Âdem (a.s.) hakkında biliyordu. Şimdi Vehhabiler zayıf bir kul hakkında bilmiyorlar mı? Sizde şeytan gibi olmayın, kibirlenip bilmiyormuş gibi gözükmeyin. Hayır biliyorsunuz. Bu zayıf kul doğruları konuşuyor.

Cenâb-ı Allah’ın ilahi emri, ve kûnû meğas-sâdıgîn, "Ve doğrularla beraber olun" (Tövbe;119) buyuruyor. Sizin fikriniz nedir? Cenâb-ı Allah’ın bu ilahi emrini takip edip doğrularla beraber oluyor musunuz? Hanginiz? Meliklere de soruyorum. Hangi doğru kimseyle oturup, konuşup nasihat istiyorsunuz? Sizin nasihatçileriniz kimlerdir? Meliklere de soruyorum: sizin nasihatçileriniz kimlerdir? Doğru kimseler mi?

Danıştığınız kimselerin doğru olmadığını vicdanınız kabul etmez. Onlar her zaman dünyadan birşey isterler. Açgözlü insanlar melikleri ve kralları ve sultanları ve ümeraları kuşatırlar. Ne için? Dünyadan birşeylere ulaşmak için ve siz onları nasihatçileriniz olarak kabul edersiniz. Hayır, nasihat için doğru kimseleri bulmalısınız. Bu kimseleri bulmaz ve onlara danışmasanız, üzerlerinize lanet iner ve kimse sizi kurtarmaz. 21. yüzyıl insanların baş nasihatçisi şeytan ve ajanlarıdır! Onlar bilgin insanları istemezler. Onlar doğru kimseleri istemezler. Onun için onların üstlerine yağmur gibi lanet yağar.

Ey insanlar! Bu bir ummandır, bu bir okyanustur. Her gün başka bir hitap şeklinde gelir, sonsuz hitaplar gelir. Telaş etmeyin, bu akıl ürünü değildir, hayır. Bu ilahidir, sonsuzdur. Dünya ebediyete kadar olsa hergün sonsuz ilahi ilimler söylenir.

Ey insanlar! Burada ve buradan sonra kurtulmak istiyorsanız gelin, dinleyin ve doğruları kabul edin. Yoksa şeytan ve ajanlarının ağlarına düşersiniz. Cenâb-ı Allah bizi affeylesin. Burada duralım. Allâhümme Zid Habibeke İzzen ve Şerefa Seyyidel Evveliyn vel Âhiriyn Seyyidina Muhammed (sav), bu mübarek ayda Ya Rab.

Fatiha.

(30 dakika) (874 000 kişi) Maşallah, elhamdülillah. Bugün Cumartesi, elhamdülillah, elhamdülillah.

(Şeyh Nazım Efendi telefonda Şeyh Hişam Efendi ile konuşur)

UA-984942-2