Available in: English   Turkish   Go to media page

Dünya İnsanları Kirlendirir

Sultanul Evliya

Mevlana Şeyh Nazım Adil El-Hakkani

Salı, Mayıs 25, 2010 Lefke, Kıbrıs

Allahu Ekber Kebira Velhamdulillahi Kesira Ve Subhanallahi Bukraten Ve Asila La İlahe İllallah La İlahe İllallah La İlahe İllallah Seyyidina Ve Nebiyyina Ve Mevlana Muhammedun Rasulullah Habibullah Nûrun Arşillah Allahümme Zidhu İzzu Ve Şerefa Nûren Ve Surura Ve Ridvanen Ve Sultana Ve Mentebiahu Min İbadike Minel Evveline Vel Ahirin Ya Rabbi.

Esselamun Aleyküm Ya İbadallahi Salihin! Esselamu Aleyke Ya Sahibel Vakt! Esselamun Aleyküm insanoğlundan ve cinlerden katılanlarımız! Çünkü insanoğlunu kötü ruhlardan, cinler ve şeytanlardan korumak için tayin edilmiş birileri vardır. Onun için insanoğlu ve cinlerden bütün insanları gözetmek için kötü ruhlar ve Şeytan onlara dokunmasın ve zarar vermesin diye bazı insanlar tayin edilmiştir. Çünkü Şeytan ve ordularının oklu orduları vardır. Ve oklar zehirli oklardır; sıradan oklar değil, zehirlidir.

Ey insanlar! Euzubillahimineşşeytanirraciym bismillahirrahmanirrahiym deyin. Cenâb-ı Allah’a koşun. Bu, göklerde mübarekleri temsil eden kimselere koşun demektir. O bu gezegende olmalı, bu gezegen cinlerden ve de insanlardan bekçisiz olmaz. Huuuu!

Ey insanlar, katılanlar, bismillahirrahmanirrahiym deyin, bu sizin korunmanızdır. Euzubillahimineşşeytanirraciym dediğiniz zaman bismillahirrahmanirrahiym deyin ki bu Şeytanın basamayacağı size ait olan korunmuş bölgedir.

Ey katılanlarımız! Ben çocukken panayır günleri vardı. Pekçok insanlar gelir ve eğlenirdi ve çocukları mutlu etmek için pekçok şeyler satarlardı ve alırlardı. Atlara binerlerdi ve böyle şeyler çıkardı. Ben belki dokuz veya 10 yaşındaydım. Bende bayram panayırındaydım, yakındı, buradan o puta kadar idi. Gittim ve bir zaman bir kimseyle karşılaştım ve o oturuyordu. Onun fesi böyleydi (öne çevrilmiş.). Eski Osmanlı kimseydi; eski zaman kıyafeti vardı. Oturuyordu ve etrafında pekçok çocuklar vardı. Geldim ve ne yapıyorlar diye baktım. O kimse;

“Ey insanlar! Ey katılanlarımız, bakın! Yarım piaster verin ve 3 piaster alın.” O zaman kraliçe Victoria zamanıydı, gümüş madeni paralar vardı.

“Sen buraya yarım piaster koy ve buradan 3 piaster madeni para al.” Ve pekçok çocuklar geliyordu ve yarım piaster atıyorlardı ve bu yaşlı kimsenin küçük bir kutusu vardı. Baktım içinde su ve gümüş paralar vardı. Birisi (parayı) atınca, “Vrnnn, vrnnnn, vrnn, vrnn...” yapıyordu ve o çocuk elini çekiyordu.

“Al, al neden almıyorsun?”

“Vrnnn, vrnnnn, vrnn, vrnn....”

"Alsana, yarım piaster attın, alsana!” (çocuk elini uzatıp geri çekiyordu.) Ne olduğunu bilmiyorduk. Pekçok çocuklar gelip deniyordu

“Yarım piaster benim ve bu senin. Al ve git başkasını getir.” diyordu.

Bunun gibi bizi Şeytan deniyor. Biz euzubillahimineşşeytanirraciym dediğimiz zaman bize ulaşmayı ister. Ve melekler, “Vrnnn, vrnnnn, vrnn, vrnn...” diye gelir ve yapamaz, kaçar. Şeytan insanoğlunu kolay zannediyor. Şeytan insanları korunmasız bırakıldığını zannediyor. Tövbe Estağfurullah. Şeytan insanlara dokunmanın kolay olduğunu zanneder. Ve pekçok kimseleri deniyor; onu vermiyor ve onlar da kaçıyor.

Ama bir kimse euzubillahimineşşeytanirraciym derse dokunmayı dener ama kaçar gider. Onun için bismillahirrahmanirrahiym deyin ve telaş etmeyin. Size dokunmak isterse kaçar. Doğudan batıya kuzeyden güneye dolu şeytan var, insanoğlundan fazladır ama o insan muhafızını alırsa Şeytan birşey yapamaz. Bismillahirrahmanirrahiym demeyi unutmayın, bu mühimdir. Şeytan her zaman insanlara dokunmak veya oklarını göndermek istiyor. Ve okların ucunda zehir vardır.

Bir zaman çarşıya gidecektim. Büyük şeyhime, “Ey Sahibim, birşey diyor musun?” diye sordum.

Ve “Ey Nazım Efendiö” buyurdu.

“Evet beyim.”

“Sağlam git sağlam gel,” buyurdu, Türkçe dilinde. "Selamet git, selamet gel," söylediği ne demekti?

Geldiğimde buyurdu; “Nazım Efendi ne oldu?”

“Buyurduğunuzu yaptım.”

“Benim söylemek istediğimi anladın mı?”

“Siz söylerseniz anlarım yoksa, 'sağlam git, sağlam gel,' dediğinizin anlaşılması zor olur.”

“Ey Nazım Efendi,” dedi. “Şeytan her yerdedir. Bir erkek evinden çıkınca 7 şeytan o kimsenin etrafında olur. Âlemlerin Rabbinin razı olmayacağı birşey için koşar. Erkek için 7 tane. Hanımlardan ne haber? Kadınların dışarıya çıkmasını 70 tane şeytan bekler ve onlara oklar yönlendirir.”

Onun için dışarıya çıkıp geri gelince akıllarının yarısı çarşıda kalır ve akıllarının yarısı içeriye gelir. Ve dışarıya çıkana kadar Cenâb-ı Allah onların akıllarını tamamlar. Bunun anlamı Şeytanın oklarını kendinize attırmayın. Bazı oklar sıradan oklardır, bazıları zehirlidir. Bu zehirli oklar bir kimseyi hastalandırır. Ve hastalık bedeninde veya kalplerinde veya akıllarında veya anlayışlarında olur. Bu dünyadır. Onun için insanları korumak için Cenâb-ı Allah, “Euzubillahimineşşeytanirraciym ve ondan sonra bismillahirrahmanirrahiym,” dememizi emretti, o zaman korunursunuz. Ve pekçok zehirli oklar heryeri doldurur.

Şimdi yüzde yüz zehirli oklarla doludur. Onun için insanlar hastalıklarının yalnız bedenlerinde ve bedenlerindeki bazı yanlış birşeylerden dolayı olduğunu zanneder, hayır. Bu zehirli oklar insanlara dokunur ve onları hastalandırır. Ve hiçbir ilaç bunu durduramaz ve hiç bir doktor onlanlarırı tedavi edemez. Doktorlar sonunda, “Yarına kadar ne olacağına bakalım. Yarına kadar o kimse iyi olursa o kimsenin sağlığı için bir ümidimiz olur,” derler. (Bir müride) Maşallah hemen anlıyorsunuz, maşallah yav. Evet.

Onun için ey insanlar! Ey katılanlarımız, dikkat edin. “Köpeğe dikkat,” diye yazarsınız. “Köpeğe dikkat!” yazmayı bırakın ve “Şeytana dikkat!” yazın. İlkönce Selefi `s-Salih ulemalara söylüyorum. Selefi `s-Salih ulemalarına ve ikinci olarak Ezher-i Şerif ulemalarına ondan sonra Şeriat doktorlarına konuşuyorum. Siz insanlara birşeylere dikkat edin diyor musunuz? “Ne demek istiyorsun biz anlamıyoruz?” diyebilirsiniz. Siz nasıl, “Biz Şeriat doktoruyuz,” dersiniz? Doktor olduğunuzu nasıl iddia edersiniz? La Hâvle vela Kuvvete illa billâhil Aliyil Aziym.

Cenâb-ı Allah kullarına sizi en fena şeylere karşı ikaz edecek birilerinin olmasını emreder. Ve insanoğlunun bedensel ve manevi, en tehlikeli şeyin esas sebebi Şeytandır, Şeytanı takip etmektir. Bu insanoğlu için en zor ve en tehlikeli şeydir. Başka birşey değil. Onun için Cenâb-ı Allah ilahi kitabı Kurân-ı Kerîm’de, “Kendiniz ve tehlikeli düşmanlarınız arasında harp ilan etmelisiniz,” diye Seyyidina Muhammed (s.a.v.)’in ümmetine emreder. (ayağa kalkıyor) Bu ayağa kalkmak bazen iyidir çünkü insanların çoğu uyurlar. Ayağa kalktıkları zaman uykuları kaçıyor. Bu çok iyidir. Onun için ulemalara, Selefi ulemalara, âlimlere ve Şeriat doktorlarına da tavsiye ediyorum. Zaman zaman ayağa kalkın ki insanlar, “Ne oluyor? Birşey mi oldu da ayağa kalkıyoruz,” desinler. Evet, ayağa kalkarlarsa en azından beş dakika dinlerler. Onun için konuşun ve ayağa kalkın. Bu insanların sizi dinlemesi için iyi bir stildir ki onlardan gaflet ve uyku gitsin. “Biz ulemayız, biz herşeyi biliriz,” dersiniz ama söylediklerimizi bilmiyorsunuz. Bana gelin ki sizi eğiteyim çünkü ilahi kimseler beni eğitiyor bende sizi eğitirim, gelin. Cenâb-ı Allah buyurur, estâuğuzubillah;

(Tövbe; 119) يَـٰٓأَيُّہَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَكُونُواْ مَعَ ٱلصَّـٰدِقِينَ

<< Ey iman edenler! Allah`tan korkun ve doğrularla beraber olun >>

Evet? Biraz ayağa kalkın ki gafillik sizi bıraksın. Evet, gaflet. Evet onlardan bazıları, “Ne oluyor? Ne için ayağa kalkıyoruz? Ne için ayağa kalkığımızı bilmiyoruz daha. Bakıyoruz Şeriat doktoru ayağa kalktığı için diye bizde ayağa kalkıyoruz,” diye düşünüyorlar. Bu insanlara hitap etmek için genelde iyi bir stildir. Özellikle vaizciler için çünkü onlar çok uzun vaiz yaparlar. Ve insanlar uyurlar, hatta rüya bile görürler. Ayağa kalkın dedikleri zaman insanlar camiye saldırdı zannederler ve ayağa kalkarlar.

“Ne oldu? Diye sorarlar.

“Ey kardeşim, bir yılan gözüktü ve geçmek istedi. Onun için konuşanımız bize onun peşine koşmamız için ikaz etti.”

“Nerede?”

“Az önce geçti, daha fazla dikkat etmelisin.” Uyanırlar ve onları dinlerler.

Cenâb-ı Allah buyurur; “Ey kullarım, Benim emirlerimi en yüksek saygınızla tutun. Yaratıcı Benim ve Benim istediğim gibi olmaya çalışın. Benim istediğim gibi olmazsanız sizi gönderirim, sizi kovarım.”

Dikkat edin ey ulemalar! İnsanlara ilahi huzurdan kovulmamaları için dikkat etmelerini beyan etmelisiniz. Bir kimse ilahi huzurdan atılırsa biter. Rabbin Cenâb-ı Allah Subhanehu ve Teâlâ ile beraber olmak mühimdir. Katılanlarımızın çoğu uyuyor ki ayağa çok kalkıyorum. “Ey kardeşim, tam rüya görüyordum ve şeyh, 'ayağa kalkın' dedi. Rüyamda gördüklerimi kaybettim." Daha iyi oldu.

Ey insanlar yüksek saygınızı verin ve göklerden yüksek saygı alın. Böyle dünyadaki taklit saygıların peşine koşmayın, bu saçmadır. Hakiki saygı almaya, ilahi saygı almaya çalışın. Âlemlerin Rabbi, Yaratan sizden razı olursa size ilahi kimselerden bir saygı ikram eder. O saygıyı almaya çalışın. Sıradan insanlardan saygı istemeyin, hayır, kıymeti yoktur. Bu hayatta birisinin birisine verdiği saygı size birşey vermez, hayır. Ama Âlemlerin Rabbine yüksek saygı verirseniz hakiki saygı alırsınız. Allah Allah SubhanAllah SultanAllah. Bu insanların ilgi duymadığı şeylerdir çünkü onlara böyle şeyler öğretilmedi. Kurân-ı Kerîm insanların maneviyatına ve maddi varlıklarına hayat verir. İlahi talimatları takip edenler asla, “Aman başım, aman karnım, aman ayağım,” demezler, hayır. İyi hayat, iyi son. Bu dünyada iyi bir hayat ve gelecek hayatta mükemmel bir hayat, ebedi hayat.

Ey insanlar, kendinizi mükemmel bir hayata, en lezzetli en zevkli en hoşnut ve en eğlenceli hayata hazırlamaya çalışın. Bu kirli hayatı bırakıp gitmeden önce o hayatı isteyin ve ona ulaşmaya çalışın. Maddi varlığımız her zaman kirlenir, dışımızın kirliliği ve de içimizin. Kirlenmemeye dikkat edin. وَثِيَابَكَ فَطَهِّرۡ fe siyaabeke fe tahhir, ne demek Selefi ulemaları? "Elbiseni temiz tut." Siyaab'in ne olduğunu anlarsınız. Manevi varlığımızı bir maddi varlık sarar ve bu bizim elbisemizdir. O maddi varlığı temiz tutarsanız burada ve buradan sonra mutlu olursunuz. Buradan sonra senden alınır çünkü ebediyete ait olan başka bir kıyafet giyeceksin.

Bu çok kısa hayat zamanı heder etme ama bu kısa zamanda sana giydirilecek olan temiz bir elbiseyle ebedi hayata ulaşmaya çalışın. Elbiseni temizlemezsen ölürken, kabre giderken, kıyamet gününe giderken temizlenirsin. Bu da yetmezse cehenneme giden köprüde, bu da yetmezse temizlenmek için aşağı düşersin. Kendimizi bu hayatta temizlemek çok kolaydır, ebedi hayata bırakmayın. Cenâb-ı Allah bizi affeylesin.

Ey insanlar, temiz kimseler olmaya çalışın. Temizlik nedir ey ulemalar? Siz temiz olmaktan ne anlarsınız? Bunun anlamı nedir? “Biz doktoruz,” dersiniz. Bizim temizliğimiz nedir söyleyin. Biz ruhumuzu bir tarafa ve maddi varlığımızı başka tarafa atmıyoruz. Ama her ikisini de gözlemelisiniz. Tahhir de demektir? Pekçok şeyle yıkanmak mı? Hayır. وَثِيَابَكَ فَطَهِّرۡ Maddi varlığınızı o kadar temizleyin ki temizlenme yerine götürülmeyin. Temiz olursanız, temizler temiz yere giderler ve kirliler kirli yere gider. Yolunuzu tutun.

Dünya insanları kirlendirir, bunu azaltmaya çalışın. Son hedefiniz çok paraya veya hazinelere ulaşmak olmasın. Hayır, onlar size bir temizlik vermez. Elinizde olanı atın ve Cenâb-ı Allah’a gelin ki ilahi huzurda size kimsenin düşünemediği ve görmediği ve insanların anlamadığını ikram etsin. Ve bu açılış size kıyamet gününde gelecek. Bütün gökler ve yerler de açılacak ve içinde olanı verecek. Bu kendin demektir. Herkesin özel bir dünyası vardır. Sizin dünyanız size aittir. O Haşmetlinin dünyası başka birşey. Onun dünyası başkadır. Açılacak ve içine o zaman ne olduğu gözükecek. Cenâb-ı Allah bizi affeylesin.

Allahu Ekber Velillahil Hamd. Tövbe Ya Rabbi.

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

Bazı müzikler sizi kirlendirir. Göklere ait olan bazı müzikler size temizlik ve mutluluk ve hoşnutluk verir. Bu ilahi müziğe bakın..

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

“Dum dum dum dum dum dum dum dum”

Bu kirli şekli buradan kabre giderken bırakın ki melekler sizi karşılasın. Cenâb-ı Allah bizi affeylesin.

Fatiha.

Hişam Efendi? (Mevlana Şeyh Nazım telefonda Şeyh Hişam Efendi ile konuşuyor.)

MaşaAllah

(Mevlana Şeyh Nazım iki rekat şükür namazı kılıyor.)

UA-984942-2