Pazartesi, Ekim 18, 2010 Lefke, Kıbrıs
La İlahe İllallah La İlahe İllallah La İlahe İllallah Seyyidina Nebiyyuna Muhammedun Rasulullah (s.a.v) Allah Allah Zidhu Ya Rabbi İzzen Ve Şerefa Nûren Ve Surura Ve Ridvanen Ve Sultana
Sümme Salatu Vesselam Âlâ Sairi Enbiya Vel Murseliyn Ve Mentebiahum Bi İhsani İla Yevmiddin. Vesselamu Aleyk Y aSahibel Zaman Ya Kutbul Mutesarrif Âlâ Hazihil Dünya. Ve Euzubillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym diyoruz.
Esselâmun Aleyküm, katılanlarımız! Herşeyi dikkatli takip edin ki bazı özel konuşmaların size burada verdiği tatlı hayatı ve bu taklit hayattan sonra verdiği ebedi hayatı kayıp etmeyin. Hayat tatlıdır. Onun için insanlar ebedi hayatta olmak istiyorlar, ama bu imkânsızdır. Bakıp öğrendiğimiz herşey için sonunda insanlar ebedi bir hayat isterler ama bu hayat veya bu gezegen ebediyet için değildir, hayır. Ebediyet ebedi hayat hakkında müjdeler verir. Bu hayat canlı kimselere bir örnektir, herkes tadar, herkes hayatta olmayı tadar. Bir karıncaya bile baksanız ve onu öldürmeye gelseniz kaçar. Neden? O vâr olmaktan mutludur ve sen bunu tutmalısın. Onun bir sınıra kadar yaşamak için bir hakkı vardır ve anlıyor. İnsanlar anlamıyorlar ama küçük bir karınca hayatın zevkini anlıyor. Ve vâr olmak, o küçük varlık onu kimin meydana getirdiğini biliyor ve Rabbini tesbih ediyor. Âlemlerin Rabbi ona vâr olmayı ikram ettiği için çok mutludur. Onun için vâr olmanın hoşnutluğu ve memnuniyeti ona öyle bir zevk verir ki sonsuz tesbih eder.
İnsanoğluna ayıptır! Herkese ayıptır ki vâr olan herşey insanoğlunu eğitiyor ama biz öğrenmiyoruz. Neden? Çünkü ilahi kimseleri takip etmiyoruz; şeytanları ve neslini takip ediyoruz. İnsanoğluna ayıptır.
Merhaban Selefi ulemaları. Neden böyle şeyleri söylemiyorsunuz? Bunları bilmiyor musunuz? Çok fazla biliyoruz diyorsunuz ama gerekli olana cahilsiniz. Evet, insanoğluna şerefli bir hayatın ne olduğunu netleştirmelisiniz. Siz insanlar, şereflendirildiğinizi bilmiyorsanız burada ve buradan sonra size şerefli hayat yoktur. İnsanlara öğretin: “Ey insanlar, en azından şerefli varlığınızı bilin. Siz ilahi kimseler tarafından şereflendirildiniz. Siz bu gezegende şerefli kimseler olmakla şereflendirildiniz” deyin. Bir karınca bilir siz bilmiyor musunuz? Ve insanlara öğretmiyorsunuz. Nasıl ulemalar olduğunuzu söylersiniz? Karınca biliyor, bir karınca şerefini biliyor. Bir karınca şerefini biliyor ve tesbih ediyor.
(İsra:44) وَإِن مِّن شَىۡءٍ إِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمۡدِهِۦ
<
O karınca neden o tesbihi yapıyor? Ve tesbih etmek ona şeref veriyor; onlar şereflendirildiler. Onlar kendilerine dünyada ilahi bir ikram verildiğini biliyorlar. Onun için hayatlarının sonuna kadar tesbih etmeye koşarlar. Ey insanlar, ne öğrendiniz? Ne yaptınız? Neden şerefinizi öğrenmediniz? Neden Rabbinize, “Elhamdülillah Rabbil Alemiyn” demeyi öğrenmediniz? Neden? Çünkü Selefi ulemaları size öğretmediler. Selefi ulemalara soruyorum: Rasulullah (s.a.v) sahabelerini şerefleri hakkında öğretti mi öğretmedi mi? Onlar şerefli kimseler olduklarını biliyorlar mıydı bilmiyorlar mıydı? Ama siz elbiselerinizle şeref istiyorsunuz. Halbuki Sahabe-i Kiram, Peygamberler Mührünün (s.a.v) sahabeleri asla elbiselere ilgi duymadılar. Ama onlar genede mutlulardı. Hatta onlardan sonra gelecek olan ümmet için sorumlulukları daha fazla olsa bile o kadar mutlulardı. Evet, onlar şereflendiler. Evet, evet. Ve onlar o kadar mutlulardı, o kadar hoşnut kimselerdi, o kadar büyük hoşnutlukları vardı. Bizim şimdi yediğimiz yemekleri bulamasalar bile veya şimdi giydiğimiz elbiseleri bulamasalar bile o kadar mutlu ve sonsuz hoşnutluk içindelerdi. Allahu Ekber, Sahabe, Radiyallahu Anhum, Radiyallahu Anhum.
Bugün bir haberde Acem ulemalarının, “Ey insanlar! Herkesin hakkını vermeliyiz” dediklerini işittim. Peygamberler Mührünün (s.a.v) sahabeleri, Peygamberler Mührüne herşeyi ikram ettiler; ruhlarını bile. Ve onlara ilahi şerefler ikram edildi. Âlemlerin Rabbi, “Ben onlardan razıyım; onlarda Benden razıdır” buyurdu. Çünkü asırlar içinde bazı insanlar kabul etmediler ve bu iyidir, bu iyi değildir deyip ölçü getirdiler. Ve şimdi İran’daki imam, “Bunu durdurun! Peygamberler Mührünün (s.a.v) sahabesine sövmeyi durdurun, çünkü onlar âlemlerin Rabbi tarafından şereflendirildiler ve O onlara 'Radiyallahu Anhum Ve Raduhu Anh' buyurdu" dedi. Allah onlardan razıdır. Eğer Allah onlardan razıysa neden sövüyorsunuz? Bunu durdurun! Yanlış yolunuz buraya kadardır çünkü Mehdi (a.s)’ın zamanı başladı ve O sizden razı olmaz.
Sahabe şereflendi. Ama onlar süsler, güzel elbiseler ve acayip elbiselerle şeref istemediler. Şimdi insanlar acayip elbiseleriyle şeref isterler. Kutsal olan kutsal insanlar bile acayip elbiseleriyle mutlular, bu doğru değildir.
Ey Selefi ulemaları! Neden dinleyicilerinize, talebelerinize, takipçilerinize âlemlerin Rabbi tarafından hepimizin şereflendiğini öğretmiyorsunuz? Ve bize bu vâr olma şerefi ikram ettiğine şükür etmeliyiz. Bir karınca bunu biliyor ve Rabbini tesbih ediyor sizden ne haber? Melikler ve sultanlar kaç defa Allahı tesbih edip “SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah” diyorlar? Harameyni Şerifte namazdan sonra oturup “SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah” demezler ve hemen kayıp olurlar. Neden? Mihrapta oturun! Orası Makamı Rasul (s.a.v)'dur. Orada ne kadar uzun oturabilirseniz oturun ve insanlarla beraber “SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah” deyin. Neden “SultanAllah SultanAllah SultanAllah SultanAllah” demiyorsunuz? Neden Peygamberler Mührünün (s.a.v) mihrabından hemen kaçıp gidersiniz? Dışarıda bekleyeniniz mi var? Neden hemen Harameyni Şerifeyn’den kaçıyorsunuz? Orada oturun ve binlerce insanlarla, “SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SubhanAllah SultanAllah SultanAllah SultanAllah SultanAllah” deyin. Bunu yaparsanız Allah size kızacak mı? “Bi’dat bi’dat!” Şeytan o insanları dışarıya bağlıyor ve “Yeterlidir, hemen gelin. Bu yeterlidir, bu sünnet değildir, bu bi’dattır hemen dışarıya çıkın” der. Dışarıdaki nedir? Harameyni Şerifeyn’e rahmet iner. Neden hemen?
Selefi ulemalar! Neden Harameyni Şerifeyn’deki imamlarınıza dışarıya çıkmak için hemen acele etmeyin demezsiniz? Harameyni Şerifeyn’de ne kadar uzun durursanız bu size şereftir. Üstünüze ilahi rahmet okyanuslarından yağar. Neden bunu yapıyorsunuz, bu bi’dattır diye? Bunu yapın. Bunu yapın. Bi’dat nedir? SubhanAllah demek bi’dat mı? SultanAllah demek bi’dat mı? Nedir bu? Nedir bu şeytan? SubhanAllah SultanAllah deyin o zaman Cenâb-ı Hak size her zaman göklerden şeref elbisesi giydirir.
Ey Harameyni Şerifeyn’in imamları! Dışarıya çıkan en son kişi olmaya çalışın! İlk kaçan kimse olmayın. Siz nasıl imamsınız? Nasıl Selefi ulemalarısınız? Bu Vehhabilerin yolu mu? Siz akılsız insanlarsınız.Cenâb-ı Hak sizden kuvveti alır ve zayıfları bedenleriyle getirir, kuvvetlileri ise maneviyatları ile getirir ve siz kovulursunuz. Cenâb-ı Hak bizi affeylesin.
Ey Rabbimiz! Ey Rabbimiz! Tövbe Ya Rabbi. Ve tesbih eder. (Şimdiki) insanlar asla SubhanAllah demezler, neden? Onun için göklerin her istikametinden azap gelir, âfet gelir. Göklerden veya aşağıdan azap gelir. Şimdi insanlar nelerden korkarlar? Hepsi depremlerden, kasırgalardan, sellerden, beklenmedik zehirli ırmaklardan korkarlar. Allahu Ekber aman Ya Rabbi.
Ey kibirle dolu insanlar! Bu kibri bırakın ve eski bir elbise giyip Rabbinizin ilahi huzuruna gelin. Bir kimse evinize iyi bir elbiseyle gelip para isterse, "Sen fakir değilsin, sana vermem" dersiniz. Ama eski bir elbiseyle gelirsen, “Allah için bana birşey ver” dersen, ona verirsin öbürüne vermezsin. Sen de öyle bir model elbise giyersin ve asla Allahtan birşey istemeye gelmezsin.
Ey insanlar! Katılanlarımız! Kulluk hakkında birşey öğrenmeye çalışmalısınız. Onlar Selefi ulemaları olduklarını iddia ederler ama kulluğun nasıl olacağını netleştirmezler, hayır. Peygamberler Mührünün (s.a.v) ümmetiyle gelip oturup dua ettiği gibi melik bile gelip insanlar arasında oturmalı. Onların giydiğini giymeli. Meliklerimiz, krallarımız ve sultanlarımız nerede? Neden insanların arasına gelmezler? Sizin ve sıradan inanların arasındaki fark nedir? Siz ümera veya selâtin diye makamlar yapıyorsunuz. Gelin, bu seviyeyi bırakın ve kulluk seviyesine gelin. O zaman ilahi şerefle şereflenirsiniz yoksa insanlar size ilahi şeref veremez. Cenâb-ı Hak bizi affeylesin. Tövbe Ya Rabbi Tövbe Ya Rabbi.
Fatiha.
(31 dakika)
(1212 000 kişi)
Aferin.