Go to media page Available in: English   Turkish  

Ey Kulum! Bana Itaat Et ve Sâdiklarla Beraber Ol!

Sultanul Evliya

Mevlana Şeyh Nazım Adil El-Hakkani

Pazartesi, Eylül 27, 2010 Lefke, Kıbrıs

Meded Ya Ricalallah. La İlahe İllallah La İlahe İllallah La İlahe İllallah Muhammed Rasulullah Aleyhi Salâtullah Ve Âlâ Sairi Enbiya Vel Evliya Salihin. Esselâmun Aleyküm Ya Mü’minin, Ve Rahmetullahi Ve Berekatuhu! Ey ilahi koruyucularımız! Siz inananları, Müslümanları, mü’minleri ve mü’mineleri korumak için tayin edildiniz!

Euzubillahimineşşeytanirraciym ve mü’minlerin ilahi kılıcı olan Bismillahirrahmanirrahiym diyoruz. Bu şeytana ve onun takipçilerine karşı göklerin kılıcıdır. Onlar götürülmeli, bu dünya şeytan ve takipçilerinin pisliğinden temizlenecek. Merhaban, Merhaban katılanlarımız. Esselâmun Aleyküm Ya Sahibel Zaman. Esselâmun Aleyküm Ya Kutbul Mutesarrif. Bütün iyi olan, bizi gözetleyip koruyanlara Esselâmun Aleyküm.

Ey katılanlarımız! Merhaban bikum. Bazı ilahi hitapları dinlemek için gelip şeref veriyorsunuz. Evet? Ve merhaban Selefi Salihler. Siz bu unvanı kendinize verdiniz. İranlıların bilgin insanlarına, “Ayetullah” veya “Hüccetullah” veya böyle ağır unvanlar verdiği gibi. Kocaman dağlar bile böyle ağır unvanları, Ayetullah ve Hüccetullah denmesini taşıyamazlar. Ama İranlılar için bunu söylemek kolaydır. Cenâb-ı Hak bilir. Cenâb-ı Hak onların hükmünü verir. Selefi ulemaları da kendilerine böyle şeref verirler: “Biz Selefi ulemalarıyız” derler. Ama (hakiki) Selefi ulemaları geçmiştir. “Biz sadece iyi insanların yolundayız” deyin, bu daha iyidir. "Selefi ulemaları" dediğiniz zaman bu herkes için değildir. "Biz Selefi âlimlerdeniz" demek için zorlayamazsınız. Hayır. “Biz iyilerin takipçileriyiz” deyin. Cenâb-ı Hak buyurur, Estâuğuzubillah,

(Tövbe;119) وَكُونُواْ مَعَ ٱلصَّـٰدِقِينَ

ve kûnû me`as-sâdıgîn

<>

Bu tamamdır, buna kimse itiraz edemez, hayır. Bu kolaydır ve Cenâb-ı Hakkın emridir. Cenâb-ı Hak, “Ey insanlar! Selefi ulemaları takip edin” buyurmuyor, hayır. Bunu buyurmaz ama genede siz, “Biz Selefi ulemalarıyız ve insanlar bizi takip etmeli” dersiniz. Soruyorum: dinleyin, Selefi ulemaları! Siz sadıklardan olduğunuzu mu iddia ediyorsunuz? Cenâb-ı Hakkın, ve kûnû me`as-sâdıgîn, "Doğrularla beraber olun," buyurduğu insanlardan olduğunuzu iddia edebileceğinizi mi düşünüyorsunuz? Anlıyor musunuz anlamıyor musunuz? Doğru kimselerle olmanız gerektiğine dair ilahi bir emirdir. Âlemlerin Rabbi doğru kimseler buyurursa doğrulardan olmanın ne anlama geldiğini söylemelisiniz. Nasıl doğrularla beraber olacaklar? Onların doğru kimseler olma işareti nedir? Allah Allah.

Doğru kimselerin kim olduğunu netleştirmek için bir Hadis-i Şerif vardır. Söyleyin, reisiniz kimdir? Doğru kimseler kimdir söyleyin. Evet, bir Hadis-i Şerif vardır, bu Kutsi Hadistir, bunu netleştirir. Bilmiyorsanız size bana bunu konuşturuyorlar. Cenâb-ı Hak Celle ve Âlâ, Allah Subhanehu Ve Teâlâ buyuruyor; Yaa Abdî! Ati`anî, ic-ağleke rabbâniyan tagûlu li-şeyyin kun fe yekûn, "Ey Benim kulum! Bana itaat et ve Ben seni rabbani yaparım; (eğer) birşeye "OL" dersen olur." Allahu Ekber. Bunlar doğru kimselerdir. Takip etmek için böyle kimseleri istemelisiniz. Onların binlerce veya yüz binlerce olduğunu zannetmeyin. Şimdi ümmet, Peygamberler Mührünün (s.a.v) ümmeti bile belki 2 milyardır. Elhamdülillah, bu İslamın şerefidir. Ama akılsız insanlar, gayri Müslüman dünyası anlamazlar, onlar düşünmezler. İslam ilahi bir din değilse, (nasıl) bir adam, bir yetim, Arap çöllerinde ayağa kalkıp 40 yaşındayken insanları çağırır. İşitin ve dinleyin! Hıristiyan, Yahudiler ve başka milletler dinlemeli.

O bir yetimdi, onun ismi Muhammed Seyyidel Evveliyn Vel Âhiriyn, Habibu Rabbil Alemiyn Ve Halifetul Hak (Mevlana Şeyh Nazım ayağa kalkar). Bilinmeyen çöllerde bir erkek çocuğu doğdu. Annesi hamileyken babası vefat etti ve mübarek annesinin rahminde yetim kaldı. Ve bir süre sonra doğdu ve beş veya altı yaşındayken annesi vefat etti. Babasının ve annesinin olmadığı bir durumdaydı. Ama Cenâb-ı Hak ona baktırdı. İnsanlar arasında amcası Ebu Talib ona baktı. O Seyyid’di. Ve o “La İlahe İllallah Ya Muhammed! (s.a.v). Sen Rasulullahsın! Bütün peygamberler arasında sen Habibullah, Rasulullah, Nûrul Arşullah’sın!” dediğine bütün evliyalar şahit oldular. Ve bunu son nefeste söyledi.

Ulemalar arasında pekçok tartışmalar vardır; biz tartışmaları dinlemeyiz. Ebu Talib’in son nefesindeki imanında başka birşey ikram edildi ve bitti. Ve o erkek çocuğu soyunda iyi bilinirdi. O asla bir yalan söylemedi. O iyi bilinirdi ve ona “Muhammedun Emin” dediler, o kadar doğru sözlü idi. Ondan sonra, dinleyin, ey bütün dinlerin baş merkezleri! O 40 sene ümmetiyle beraberdi. Ondan sonra âlemlerin Rabbi ona ilahi sıfatları olarak Cebrail (a.s.) Ruhul Emin ile emirler gönderdi. Ona gönderdi ve “Sen burada ve buradan sonra ve ilahi huzurda seçilmiş olansın. Ve sana kimsenin ulaşamayacağı öyle bir şeref ikram edilmiştir. Sen Muhammedun Rasulullah (s.a.v)’sın!” dedi. Rağmen Âlâ Enf, ey Vehhabiler ve Selefiler! Allah Allah Allah Allah!

Ey insanlar! Ey katılanlar! Dinleyin. Mükemmel birisi olmak için dinleyin. Galû Bela gününde sözünü tutan mükemmel kimselerden olamak için (dinleyin). Âlemlerin Rabbi Galû Bela gününde kime hitap etti? Rabbinin azametli, en azametli, en heybetli, en şanlı hitabını işitmek imkânsızdır. İşitseler yanarlar, kimse kalmaz. Ama âlemlerin Rabbinin o kuvvetini kim taşır? Yalnız O, SEYYIDINA MUHAMMED (s.a.v.)!!! (Mevlana Şeyh Nazım ayağa kalkar) "Allâhümme Zidhu İzzen Ve Şerefa Nûren Ve Surura Ve Ridvanen” deyin!!! Rağmen Âlâ Enf, ey Vehhabiler, Selefiler ve başka gayri Müslümanlar.

Hey..... heyyyyy….. heyy…. Heyyyy…. Heyyy…. Heyy…. Heyy… Hey..... heyyyyy….. heyy…. Heyyyy…. Heyyy…. Heyy…. Heyy…. Huuuuu… huuuuu.... huuu….. huuu….. huuu….

Ey insanlar! Gelin, doğruları kabul edin. Doğruları kabul etmeyenlerin seviyesi hayvanlar seviyesindedir. Peygamberler Mührünü (s.a.v) takip ederseniz ilahi şerefler tarafından şereflenirsiniz. Kiminle insanları sizinle olmaya çağırıyorsunuz, Selefi ulemaları? Kiminle olduğunuzu açıklayın. Siz kiminlesiniz? Cenâb-ı Hak ilahi emri ve kûnû me`as-sâdıgîn, "Doğrularla beraber olun," buyurur. Doğru kimseler kimlerdir? Onlar ruhlarını Peygamberler Mührünün (s.a.v) hürmetine feda edenlerdir. Cenâb-ı Hak onlara daha fazla şeref versin. Nerede yaşıyorsunuz? Bunu milletleri için yapan ulemalar nerede? Müslümanlar Müslümanlara, başka milletler milletlerine.

Evet şimdi 15 ve daha fazla asırdır, 16 asırdır onun emri devam ediyor. Etmiyor mu? Kimin emri ile oynuyorsunuz, Selefi ulemaları, söyleyin. Kimin şanlı emriyle oruç tutuyor ve Hacca gidiyorsunuz ve hayır işi yapıyorsunuz? Kim için? Kimin şerefine? Cenâb-ı Hak ezelden ebededir. Onun bizim şereflendirmemize ihtiyacı yoktur! Hayır, bütün şerefler en şerefli olan hakiki halifesine ikram edilmiştir.

(Bakara:30) إِنِّى جَاعِلٌ۬ فِى ٱلۡأَرۡضِ خَلِيفَةً۬‌ۖ

İnni caa-ilun fil ardi Halife

<< Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım >>

O sadece tektir. Cenâb-ı Hak İnni caa-ilun fil ardi Hulefa (halifeler) buyurmaz, halife tektir. Ne düşünüyorsunuz? Bir kralın pekçok veliahtları olur mu? Sadece bir tane olur. Ki kainatta veliaht, halife kimdir? Tek bir tane olmalı. İki veya daha fazla olamaz, hayır, hayır. Ve O ümmetine, “Gelin ilahi emirlere itaat edin” buyurur. Ve sizin okuduğunuz ilahi emirleri bana anlamak için veriyorlar: ve kûnû me`as-sâdıgîn, "Doğrularla beraber olun,"

Selefi ulemalara soruyorum: sadıklar kimlerdir? Onların özellikleri ve makamları nedir ki sadıklardan oldular? Onların işaretleri nedir? Cenâb-ı Hak Celle ve Âlâ buyurur: Yaa Abdî! Ati`anî, ic-ağleke rabbâniyan tagûlu li-şeyyin kun fe yekûn, "Ey Benim kulum! Bana itaat et ve Ben seni rabbani yaparım!" Söyleyin telaş etmeyin, bu Hadis-i Şerif kitaplarında yazar. Bakıp göremezseniz dinleyin ve doğru mu diye araştırın. Aklımız bunun yüzde yüz göklere ait olan doğru bir Kutsi Hadis olduğunu söyler. Cenâb-ı Hak Subhanehu ve Teâlâ buyurur: "Ya Abdi, ey kullarım! Ben Bana ait olan herşeyde itaatkâr olanları severim. Benim size emrettiğim herşeyi tam tutun, yüzde yüz. Ey kulum! Herşeye itaat et." Ve âlemlerin Rabbinin onlara ikram ettiği şeref nedir? Cenâb-ı Hak buyurur; ic-ağleke rabbâniyan, rabbani olamak. Rabbani olmaya çalışın. Selefi olmaktan daha iyidir. Neden rabbaniyiz demezsiniz? Neden söylemezsiniz? Bütün ulemalara soruyorum: rabbani olduğunuz mu düşünüyorsunuz? Cenâb-ı Hak size rabbani olmayı mi giydirdi? Allahu Ekber Allahu Ekber.

Bunu netleştirmek için Ezher ulemaları nerede? Şam ulemaları nerde? Başka Bağdat ulemaları, Türk ulemaları, Hindistan ulemaları nerede? Neden söylemezsiniz? Onlar bazı tadı olmayan vadiler peşinde koşarlar. Esas çizgiye gelin, böyle böyle gitmeyin. Neden insanoğlu için en yüksek şeref olanı netleştirmezsiniz? Rabbani olmak. Rabbani, rabbani, rabbani, rabbani, rabbani, rabbani! Rabbi gadri haydali.

İlminiz nerede? Birdaha "Biz Selefiyiz" demeyin. Rabbaniler olmaya çalışın. Rabbani olmanın işareti nedir? Rabbul İzzet ne buyurur? "Ey Benim kulum! Bana itaat et ve Ben seni rabbani yaparım; (eğer) birşeye "OL" dersen olur." Bununla tam bir kütüphane yazabilirsiniz. Cenâb-ı Hak o insanlarla olun buyuruyor. Sadıklarla beraber olun. Allah Ya Rabbi! Estağfurullah.

Ey Rabbim! Bize seçilmiş kimselerden birilerini gönder ki insanoğluna herşeyi netleştirsin çünkü şeytanın takipçilerinden bıktık. Ey Rabbimiz! Bizi affeyle. Ve onun gibi olmak için peşine koşacağımız birisini gönder. Tövbe Ya Rabbi Tövbe Ya Rabbi Tövbe Estağfurullah. Zid Habibeke İzzen Ve Şerefa Nûren Ve Surura Ve Ridvanen Ve Sultana.

Fatiha.

35?

*Evet*

Kapattılar.

*1012 000*

(Mevlana Şeyh Nazım telefonda Şeyh Hişam Efendi ve Hacı Neziha ile konuşur)

UA-984942-2