Available in: English   Turkish   Arabic   Go to media page

Cenab-ı Allahın Kutlu Peygambere Sonsuz Övgüsü

Sultanul Evliya

Mevlana Şeyh Nazım Adil El-Hakkani

Perşembe, Temmuz 29, 2010 Lefke, Kıbrıs

La İlahe İllallah La İlahe İllallah La İlahe İllallah Muhammed Rasulullah Aleyhi Salâtullah Vesselamu. Esselatu Vesselamu Aleyke Ya Seyyidel Evveliyn Vel Âhiriyn Ve Âlâ Cemiyil Enbiya Vel Murseliyn Ve İbadallahi Salihin. Euzubillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym. Ya Rabbena Ya Rabbiğfir Verham Ve Ente Gayrul Rahimiyn… Vensurna Alel Gavmil Kâfiriyn.

Sümme Selamu Aleyh Ya Seyyidi Ya Kutbul Mutesarrif Ve Âla Cemial Ashabul Nevbe Ve Esselamun Aleyküm Ricalallah Ma Beyne Meşarik Ve Megarib Mutesarrifin Fi Umurun Dünya Ve Ma Fiha.

Ey Sultanul Evliyamız! Biz birşey bilmeyiz ve bilip öğrenmek istiyoruz. En azında Peygamberler Mührünün (s) buyurduğu gibi olmak isteriz. Bismillahirrahmanirrahiym; men teşebbeha bi gavmin fe-huve minhum, "Kim bir topluluğa benzerse o kişi o topluluktandır."

Esselamun Aleyküm ey Selefiler, siz Arapça bilirsiniz. Bu kelâmun Nebi’dir. Asla kendi adına konuşmamış olan Peygamberler Mührünün (s) mubarek sözleridir. Ama

(Necm: 4) إِنْ هُوَ إِلَّا وَحْيٌ يُوحَى

In huve illa vahyun yûhâ.

<>

Arapça anlıyor musunuz? Pekçok şeytani insanlar İslamı "hastalandırmak" istiyorlar. Onu aşağı düşürmek ve yanlış mektepleri yükseltmek istiyorlar. Bu kutlu kimsenin mubarek sözlerine değer vermelisiniz. O yaratılanların arasında hakikaten en mukaddes olandır, en şerefli olandır, en şanlı olandır, en övülmüş olandır, en heybetli olandır. Kabul etmeyenlerin yolları cehennemdir. Rağmen âlâ enfun! Peygamberler Mührü (s) hakkında o kadar hırslı olanların seviyeleri şeytanın seviyesindedir. Peygamberler Mührünü (s) kabul etmeyenler şeytanın, İblisin seviyesindedir, onlar iblisler tarafından mezun olmuşlardır. Onlar utansınlar! Bir kimse Peygamberler Mührüne (s) saygı verirse bazı hırslı olanlar kötü varlıklarından patlıyorlar. Çünkü şeytan onlara zehirli serumundan verir ve onlar Peygamberler Mührünü (s) öven herşeye karşı hırslı oluyorlar. Cenâb-ı Allah onu övüyor ve buyuruyor, Bismillahirrahmanirrahiym;

(Ahzab:56) إِنَّ ٱللَّهَ وَمَلَـٰٓٮِٕڪَتَهُ ۥ يُصَلُّونَ عَلَى ٱلنَّبِىِّۚ

İnn Allahe ve melâiketuhu yusallûne `ale 'n-Nebi

<< Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamberi överler >>

Nerdesiniz vehhabiler? Siz Müslüman değil misiniz? İnn Allahe ve melâiketuhu yusallûne `ale 'n-Nebi ayetinin anlamını bilmez misiniz? Nedir bu saçmalık? İslam inancını yıkmaya çalışıyorsunuz. Ve İslam inancı tazim-u Nebi üzerine kurulmuştur. İslam inancının temeli Peygamberler Mührüne (s) en yüksek saygını vermektir. Ona kimseye ikram edilmemiş öyle bir şeref ikram edilmiştir. Ve Onun varlığı ezelden ebede kadardır. Rağmen âlâ enfun. Rağmen âlâ enf Vehhabiler ve Selefiler ve onların yollarını takip edenler! Bizim dinimiz Ona saygı ve övgü üzerine kurulmuştur. O ezelden ebede âlemlerin Rabbinin hakiki halifesidir.

Euzubillahimineşşeytanirraciym. Şeytanın hilelerinden kaçıp Cenâb-ı Allah’a koşuyorum. Ama bunu hakikatte yapamayız. O yüzden temsil eden bazı övülmüş kullara koşarız. Onlara Peygamberler Mührüne (s) saygımızdan koşarız. Çünkü bizim saygımız İlahi Saygısını ikram eden âlemlerin Rabbinin karşısında o kadar faydasızdır. Bizim saygımız nedir? Nedir? Biz birşey değiliz. Bütün kâinatın saygısı Cenâb-ı Allah’ın (cc) saygısının yanında birşey değildir. O herşeye Kâdir olan onu över. Bizim övmemiz nedir? Bizim övmemizin değeri bütün kâinatın atomların yanında belki bir zerre kadardır. Bu en azından bir tariftir veya âlemlerin Rabbinin övgüsü ve bizim övgümüz arasında bir kıyaslama yaparsın. Biz milyonlar, trilyonlar, katrilyonlar yıllar övsek, Rabbimizin övgüsü yanında hiçbir şey, hiçbir şey, hiçbir şey değildir. Ama o hırslı insanlar her zaman tarikatımız var derler. Hayır onlar yalancılardır. Onların tarikatları vardır ama onların tarikatları Tarikati Şeytani’ dir. Bizim tarikatımız Tarikati Muhammediye’diri (s) ama onların tarikatları Tarikati Şeytani’ dir.

Allahu Ekber, Allahu Ekber, Allahu Ekber `alâ men takebbera ve tecebbera `alâ Habîb-Allah (s), "Allah sevgili kuluna (Habibine) karşı kibirlenen ve zalim olanlardan daha büyüktür!

“Bi’dat, haram, şirk! Şirk ya Şeyh! Nasıl ona esselatu vesselamu aleyke deriz? O ölüdür.” Tüühhhh size! Onlar en derin cahil karanlık bölgelerde batarlar. Daha fazla övgü verin! Ve Cenâb-ı Allah o en övülmüşü, herşeye Kâdir olanın hakiki halifesini övenden çok razı olur. Evet. Bakın Selefiler ve Vehhabiler! Siz Peygamberler Mührünü (s) tazim edene her zaman çok hırslanırsınız. Neden? Peygamberler Mührünü (s) daha fazla ve fazla tazim etmekle size ne zarar gelir? Ve siz onun hürmetine varsınız. Tazimul Nebi, Peygamberler Mührünü (s) tazim edip övmek ki o çok azametlidir. Peygamberler Mührünün Cenâb-ı Allah’ı tazim etmesini kimse anlayamaz. Allahu Ekber SubhanAllah!

Selefiler ve Vehhabilere rağmen o İlahi Huzurda, en şanlı olana, en yüksek tazimimizi veriyoruz. En azından anlamalısınız. Her namaz kıldığınız zaman, iki rekat kılıp bitirmeden önce ettahiyye vardır. Ettahiyatu Lillah. Vessalavat, övmek. Vettayyibat, Lillah. Esselamu aleyke eyyuhennebi buyurur. Bu kimedir? Hergün en az kırk rekât namaz kılarsınız. Her namaz vaktinde tahiyatu, selamlama yaparsınız, İlahi Selamlama. Esselamu aleyke eyyuhennebi demezseniz namaz olmaz. Bu Esselamu aleyke eyyuhenebi kim veriyor? Bunu kim söylüyor? Siz Arapça anlamaz mısınız? Benim gibi Acem, Türk mü yoksa Arap mısınız? Cenâb-ı Allah ne buyuruyor? Ettahiyatu Lillah vessalavatı vettayyıbat. Esselamu aleyke eyyuhennebi. Bu hitap asla şahsî olarak başka kimseye olmadı. Esselamu aleyke eyyuhennebi. Bunu kim söylüyor? O Cenâb-ı Allah değil mi? Esselamu aleyke, esselamu aleyke eyyuhennebi, buyurur. Esselamu aleyke "Ya Nebi" buyurmaz. "Eyyuhen Nebi" buyurur. Bu İlahi Hitap asla bir yaratılışa ulaşmadı. Minalllah, asla kullarına olmadı. Direkt olarak Esselamu aleyke eyyuhennebi. Kimse bunun gayesini bilmez. Kimse esselamu aleyke eyyuhennebi ve Rahmetullahi ve Berekatuhu’ya ulaşamaz.

Melekler, “Esselamu aleyke eyyuhennebiyyu ve Rahmetullahi ve Berekatuhu” derler. Bunu sıradan melekler söylemez. Mela ul-Âlâ olan melekler söyler. Melekler ve Rahmetullahi ve Berekatuhu derler. Maşallah maşallah. Tahiyyetuhu Tahlil yaparlar. Esselamu aleyke eyyuhennebiyyu ve Rahmetullahi ve Berekatuhu, esselamu `aleynâ. Resûl, Jibril (a) tammaam, esselamu `aleynâ ve `alâ `ibâdillahi 's-sâlihîn. Esselamu aleyna ve âlâ İbadallahis Salihin, "Allah'ın selâmı bizim üzerimize ve Allahın salih kulları üzerine olsun." O İbadallahi Salihinler kimlerdir? Onlar o emri takip ederler ve İlahi Huzurda en saygılı olana en yüksek saygılarını verirler.

Başka bir soru daha. Siz ulemalarsınız, herşeyi biliriz dersiniz. Selefilere, şeriat doktorlarına, Ezher-i Şerif ulemalarına bir soru vardır. Bismillahirrahmanirrahiym, Bismillahirrahmanirrahiym. Cenâb-ı Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın İlahi Sıfatlarından birisi Mutekellimun’dur. Evet? Kelam sıfatı. Konuşma veya hitap sıfatıdır. Bu Cenâb-ı Allah’ın İlahi Sıfatıdır. Evet? Sual. Kelamullah Gadim. Gadim Minel Mana, ebedi. Ebediyetten ebediyete. Cenâb-ı Allah Mütekellimun. Ne anlıyorsunuz? Cenâb-ı Allah bazen konuşur bazen konuşmaz mı? İlahi Sıfatlar devamlılığı işaret eder. Bunu durduramazsınız. Cenâb-ı Allah konuşur, asla İlahi Hitabı veya Konuşması durmaz, olamaz. Tatil veya İptal olmaz. Cenâb-ı Allah bazen konuşur bazen konuşmaz değil, hayır. Bu küfürdür. Cenâb-ı Allah Mütekellimun, İlahi Sıfatı olan Kelam ile konuşur.

Peki, tamam. İsma` Ya Selefiyun, dinleyin ey Selefiler! Cenâb-ı Allah kendisiyle mi konuşur? Kendi kendine mi konuşur? Nedir bu? Bir kimsenin oturup kendi kendine konuştuğunu görsek o kimsede yanlış birşey olduğunu zannederiz. O kimseye mecnun deriz, değil mi Hişam Efendi? Bir insan kendi kendine konuşursa deli derler. Herif zıpırttı, bir parça şey etti derler. Bir kimse kimseye hitap etmeden kendi kendine konuşursa o kimse ahmak oldu, deli oldu veya mecnun oldu dersiniz. Siz âlimsiniz, ulemalarsınız. Maşallah, söyleyin. Cenâb-ı Allah kendi kendine mi konuştu? Ne için? Bir dinleyicisi olmadan mı? Cenâb-ı Allah ne için kendi kendine konuşacak? Yoksa birisine mi konuştu? Muhatap olacak birisi olmalı. Bir kimsenin muhatap olacak birileri olmalı. Cemaat olmazsa konuşması saçmalıktır. Sizin gibi hatiplerin kimse olmadan minbere çıkıp konuştuğunu gördünüz mü? İnsanlar ozaman, "Minbere çıkıp kendi kendine konuştu" derler. "Mecnun" derler.

Cenâb-ı Allah’ın ezelden ebede İlahi Sıfatları vardır. İlahi Huzurda muhatap olduğu kimdi? Söyleyin. Kimdi söyleyin? Bu bir sorudur. Cenâb-ı Allah kendi kendine konuştuysa bu İlahi Sıfatından değildir. Cenâbı Allah konuşmazsa konuşur diye İlahi Sıfatı var dersiniz. Kime hitap eder? Hitap edilen olmadan nasıl hitap edersin? İlahi Huzurda Cenâb-ı Allah’ın hitap ettiği kimdi söyleyin. Böyle şöyle gitmeyin. Hitap ettiği kimdi? Seyyidina Muhammed (s)!!! (Mevlana Şeyh Nazım tazim için ayağa kalkar) Onun Seyyidina Muhammed (s)’e hitap ettiğini neden söylemezsiniz? Utanmıyor musunuz yoksa bilmiyor musunuz? Söyleyin. Cenâb-ı Allahı kendi kendine konuşan yaptınız ve deli dediniz. Cenâb-ı Allah hitap edecekte kimseyle muhatap olmayacak mı? O en sevgili ve en şanlı ve en şerefli ve en heybetli olan Seyyidina Muhammed (s)’ e hitap edip konuştu. Rağmen âlâ enfukum!!! Onlar ulemalardır. Söyleyin, söyleyin. Hırslı olmayın çünkü hırsınız İlahi Huzura ulaşır ve Cenâb-ı Allah en sevgili olanına hırslı olursa onu lanetler. Cenâb-ı Allah bizi affeylesin.

Fatiha.

(35 dakika) Kaç kişi? (816 000) Kaçıyor yukarıya, acayip. Hak olmasa kimse dinlemez. Bu hayır alametidir, bu müjdedir. Aşağı inmesi imkânsızdır, her zaman yükselir. Hak ! Hak! Senin bereketin maşallah. Bu mühim meseledir bu.

UA-984942-2